Bak! Şimdi de dudaklarım mühürlü.
Yüreğim töhmet altında,
Boğuluyor dilimin ucunda ki kelimeler
Söyleyeceklerim var hele bir dinle!
Beni yıkacak cümleleri devir bir yerlere.
Ne desen,
Ne söylesen nafile.
Ben; yeminliyim ara vermeden seni sevmeye.
Sabaha kaç vakit kaldı ki?
Sensizliğin vardiyası acele ediyor,
Yine erken başlıyor mesaisi.
Yüreğime çöken ağırlığı, fırlatıp atacağım bir
hamlede.
Ve seni düşüneceğim yorulmadan.
Yalnız ağladığım dakikaları alacağım zimmetime
Yeminliyim hiç ara
vermeden seni sevmeye.
Uykusuzluğun, bu gecede sabaha kadar firar
Dolanıp duracaksın etrafımda
Ruhumun kuytularına inecek
Ayazlarında kalmış yüreğimin titreyişlerini
göreceksin
İçimi kanatan bakışlarını çekeceksin
gözlerimden
Ben;
Hayalinin gölgesinde intiharı seçerken.
Ayın şavkında, yine değeceksin yüreğime
Yorgun düşüncelerimin eylemleri yok olacak
Bülbüller hazırlanacak yeni bir şafağa
Ayazların ağır ağır inecek tepeden tırnağa.
Ama ben!
Isınmak için bir adım daha yaklaşacağım
Bir adım daha…
Yanmak için ateşten gömlek sırtımda,
Dilinden düşecek yalvarışlarını toplayacağım,
Ardı ardına.
‘’Beni sımsıcak ayazlarında ısıtsana’’