Her an karanlık çöker
sensizliğime
Yüzüme vurur acımasızca sensiz
geceler
Gözlerim dolar taşar, sensizliği düşündükçe
Sağanak olur,
Ağlarım sessizce çaresizliğime
Süzülür yanaklarımdan sensizliğin
gözyaşları,
Akar yanan yüreğime.
Sensizlik büyüdükçe büyür
İçimde kocaman dolmayan
Derin bir boşluk olur…
Karanlıklarda kayboluyorum seni
ararken
Tükendim! Bittim…
Olmuyor…
Yaşanmıyor…
Anla beni, anlatılmıyor sensizlik!
Gece çoktan başladı, zifiri
karanlık!
Gecenin sensizliği çökmüş
sokaklara
Matem havası var.
Yüreğime düşmüş sızın…
Dört bir yanım yalnızlık
Gözlerim yaş dolu.
Boğazım düğümlenir haykıramam
Sokaklar gibi karanlık zindandayım
Ne yana dönsem
Hasret, özlem kokuyor her yanım.
İki damla yaş süzülür gözlerimden
yanaklarıma yine
Paramparçayım… Paramparça…
Uykum kaçtı, seni düşünmekten
Uyuyamıyorum, yatağım boş,
Sol yanım da sensiz.
Sahi sen!
Hangi tene dokunuyorsun bu
saatte?
Yüreğimi acıtır düşündükçe,
Yokluğun.
Sen yoksun ya
Ne tadım var ne de tuzum.
Gece de benim gibi keyifsiz.
Sol yanım yaralı
Sensizliğe baş kaldırır,
Hasretine isyan eder küf kokulu
zindanlarda…
Ranzam batıyor sensiz yatamıyorum
Kalktım bir sigara yakıp,
Pencereyi açıp, alıp verdiğim
Sensizlik nefesiyle buharlaşmış camdan
boşluğu seyre daldım.
Bir nefes daha alıp, dumanla
birlikte
Derinlerden esen sensizliği içime
çektim
Kaybolup gittim o an,
Gecenin karanlık sessizliğinde…
Sensizlik, ta şurama, ciğerlerime
batıyor.
Nefes alıp veremiyorum,
Tıkanıyorum, göğsümden bir
hırıltı kopar
Astıma yakalanmışım gibi.
Sanki zaman da durmuş.
Saate bakıyorum,
Bana nazire yaparcasına
Sensizliği gösteriyor…
En acı olanı da,
Yakınımdayken de hep uzaksın.
İşte ben bu yüzden,
Yaşarken ölmüşüm.
Sebebi sen/sizlik!
Sensizlik içime oturur…
**Gecenin İkisi… Ben Ranzamda
Seni Sayıklarken, Kim Bilir, Nerede Kiminlesin?
Sensiz Geçen Her Saniye İçin Yüreğime Çentik Atıyorum... Elbet Bir Gün
Faturası Sana Çıkar**
Mustafa KARAAHMETOĞLU
23.09.2013