YANACAKSIN
O
kaldırım taşlarında yürürken bensiz,
Yoksulluk
eli çalınca kapını habersiz,
Boğulurken
fırtınalarda sessiz sessiz,
Yanacaksın
pişmanlığın elindeki ateşte.
Günahların,
sevap olmadığını anladığında,
Vakit
şimdiden geriye adım atmadığında,
Gelen
fırsatlar, tekrar yoklamadığında,
Yanacaksın
pişmanlığın elindeki ateşte.
Kaybettiğin
sevginin gölgesini ararken,
Uykusuz
gecelerde sağa sola dönerken,
Gözlerin
aşkımızın özlemiyle ağlarken,
Yanacaksın
pişmanlığın elindeki ateşte.
“Eyvah!”
sesleri inletecek daha gökleri,
“Gel!”
diyeceksin dönmeyeceğim geri.
Ölümü
tadacaksın diri iken benim gibi,
Yanacaksın
pişmanlığın elindeki ateşte.
Sönüp
sönüp yanacaksın daha her gece.