Yolun bir yanında Çamlar,öbüryanında Çınarlar;
Duaya açılmış gibi ,yüksek-yüksek Palmiyeler…
Grileşmiş hep tepeler..Sahilboyu,ıssız,sessiz;
Yeşile hasret bahçeler..Yürüyorum gene sensiz…
Sisli tepelerin sırtı,kıyılar otsuz,çiçeksiz;
Denizde yok bir kıpırtı..Karşı dağlar yeşilliksiz !.
Gariplik sarmış yolları..Kayıp rüzgârın nefesi…
Kırılmış ağaç dalları..Duyulmuyor bir kuş sesi…
Gariplik beni ürküten..Sensiz hüzünlüyüm,zaten !..
——-
Tempolu adımlarıyla,
Bakınmadan sağa-sola,
Sahilboyunca ,yalınız;
Tekbaşına yürüyen kız…
Biliyorum,O bir yetim..
Konuşmak değil niyetim..
..
Sabahları rastlıyorum,
O’nu biraz tanıyorum..
Hep aynı spor kıyafet..
Uzaktan bakınca…Afet !.
Görünüş biraz bakımsız;
Kaşına çekmemiş cımbız…
Hafif solgun dudakları,
Zarif burun kanatları…
Şal’i,rengarenk oyalı ;
Saçı kızıla boyalı.
Endam heykeli andırır…
Afrodit’i kıskandırır !..
Gûya çaktırmıyorsa da..
Güzelliğinin farkında..
—
Ezilip-parçalanmasa,kahpe feleğin çarkında !..
Ne olsa zor,Kız evlâdı; zaten “..Yok Kadın’ın adı..”
Dilerim ki,O da birgün yuva kurar,dernek-düğün…
Ömrünce Eş’i kolunda,yürürler ÇUĞRA yolunda…
——Mehmet Cemalettin Bayhan-ERDEK
18.01.2008/ÇUĞRA YOLUNDA