Yuvarlanıp mezara girmeme az kaldı
Yüzükoyun yatarım belki yada
Sağa sola dönerim kim bilir
Son saatler son demler musalla taşı
Göreve hazır gel artık diye inliyor
Hiç duymadığım sesler
Doktor bey küçük bir ricam olacak
Bir iğne yap yetmedi mi bir tane daha
Acıma vefakarlıkla boğuşan kula
Sal zehir küpünü kurbanın olayım
Her damlası kendinden kıymetli
Acizdir vücut hacizciler kadar
Vicdansız kendiliğinden istiyor kapı
Ardı döşenen oyunlar yok artık
Çaresiz son saatler diyor son dakikalar
Ölmenin bedelini hep onun gibileri çeker
Verin kurtulayım verin acımayım
Bu hayattan bıkanlara
Son saatler diyorum son dakikalar
Son saatler diyorum son vakitler
Her gün acı çekenler gelin son saatleri
Birlikte yaşayalım bulanık pencere
Bulanık gün içi gülümsemeler
Bulanık kapı eşiği sahtekar insanlar
Birbirinden bulanık
İbrahim KANDAMAR
07.01.2003