Gamla yanan başımı bir kere okşamadın Sevmek nedir bilmeyen, aşka bigâne kadın Yok mudur yaşamaktan senin de bir muradın Benim muradım sendin, sendin yegâne kadın
Sevdan sinemi deldi, yaram muttasıl kanar Sürüp gittikçe hasret, dinmez kalbimde efkâr Aşka düşmüş bu gönül, kor olup içten yanar Duy sesini âşıkın, yetiş figâne kadın
Nadide bir çiçeksin asırlarca solmayan Bal ve kaymak ile mi yoğurulmuştur mayan Seni sevmekten başka hiçbir suçu olmayan Masum kalbi ağlatıp etme virane kadın
Güzelliğin tarifsiz, sanki bir su içimi Bir bakış bir gülüşün aydınlatır içimi, Yeşertir misin bilmem yüreğimdeki çimi Kahrı çekilmez azap, lûtfu şahane kadın
Nice asırlar geçse çözülmez bu muamma Yeryüzü var oldukça aşk olacak daima Mecnun için en güzel Leylâ ‘dır gerçi ama Senden daha güzeli gelmez cihane kadın
Dersin ki: “Yaşım küçük, sevmem için pek erken” “Utanırım yâre ben, canım ciğerim derken” Aşkın doruklarında mes’ut yaşamak varken Niçin bunca tereddüt, bunca bahane kadın
( Kadın başlıklı yazı Zekai Budak tarafından 8.03.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.