İnfazını bekletme beklemekten yoruldum;
Döktüğüm gözyaşını saklamaktan
yoruldum;
Kanattığın yaramı yoklamaktan
yoruldum;
Medet istedim medet taş duvardan
nafile;
Yanağımda gezindin dün kafile kafile…
Önce dağlar yıkılır hep üstüne üstüne;
Diş bilerim hayırsız, vicdansızın
kastına;
Ben ki kınsız hançerin rest çekmişim
restine;
Vuracaksan ansızın bıçak değsin
boynuma;
Atın ondan sonrası ne kaldıysa koynuma…
Yürekten değil selam dil ucu
verilirse;
Mazeretler diz boyu yollara serilirse;
Dün coşan yüreğinde sessizlik
görülürse;
Söyle neden katlansın yüreğim ihanete;
Nasılsın diye sorup girilmesin
zahmete…
Yaşattığın hüsranı inkârına katmadan;
Hayalimi yük sayıp gözlerinden
atmadan;
Fazla oldun git artık dizlerimde
yatmadan;
Kaybettiğim ilk değil son değil
gecelerde;
Adını anmak yok mu gönülsüz hecelerde…
Mutlu olacak mısın kalanları yaktıkça;
Gülüyor mu yüreğin gözyaşlarım
aktıkça;
Gideceğim diyordun gözlerine baktıkça;
Dilimde can çekişir tövbe eden
heyhatlar;
Kurşun aynı kurşun da değişiyor
cellatlar…
Ali ALTINLI – 07/01/2014
Saat: 16:00