Havada bir tuhaflık var
Gözleri dolmuş bir bulutun
Nasıl olduysa
Bugün ağlayacağı tutmuş
Belki denizler sancılı
Belki gülmeyi unutmuş
Penceresinde bir kuşun
Teldeymiş arkadaşı
Uçmaya gönlü yok
Oysa bir çocuk sıkıntılı
Belki bir görüş zamanı
Nasılsa bugün
Uçmayı unutmuş
Havada bir gariplik var
Biraz uzaklaşan bir kuzunun
Ağzında büyümüş yaprağı
Nasıl olduysa
Üstüne sürülmüş kırağı
Her nasılsa meraya salınmış
Çoban biliyor aslını
Belki kesilmiştir anası
Kıvrılıp bükülen dere boyunun
Ulaştığı bir köy var Allahlık
Sis geziniyor içinde
Belki bu sinsi çöpçatanlık
İki gence yaramış gizlice
Havada bir tuhaflık var
Erken açan bir khatelyanın
Uzaklardan kaçırdığı bahar
Nasıl olduysa
Ta oralardan gelmiş içimize
Güneş bizim diyormuş
Toprak sizin yol uzun
Belki kıskandığı kokunmuş
Kaçmasın öyle tadın tuzun
Kış akşamının serinliğinde
Belki aşk bana dokunmuş
Hava hasret örtmüş üstüme
Belki aşk seni solumuş
Dr.süreyya önder