Ruh çengelime asılı prangalarla geceye yürüyorum

Binlerce yarasa gövdemde, gözlerim kanlı bir çanak

Onlarca oyuk var sanki gönlümün kemik tarlalarında

Yaşlı söğüdün gölgeliğinde suya uzatıyorum ayağımı

 

Hangi balta parçalayan leşimi, beynimde kör kurşun

Düşüncemin ve sözlerimin anlamından aşk damlıyor

İlençli bir sevda gömütlüğü izbelerdeki can evimde

Aç bir aslan sana sevdalı yüreğimi parçalara ayırıyor.

 

Yağlı urganlara geçirilmiş başım, sen dilimde son dilek

Uzaklardan bir ses, sevgi ve sadakatin mor haykırışında

Islanmış türkülerin göllerinde yüzüyor fıratın kayıkları

Onlarca kapı kapanıyor yüzüme, kendi ipimi çekiyorum.

 

Acıyla tohum aynı rahimde, yakarıyla dönüyor mevsim

Bakışlarında soyunduğum er geceler gözlerimin önünde

Hangi aynada daha sevdalı yüzüm, ben ne zaman öldüm!

Sendin üzerime toprak atan, gözyaşlarında üşüyordum.

 

 Bu yolcusuz düşün hanlarına rüzgâr ektim asırlardır aşkla

En görkemli bakışımdı sevda, gecelerce beni yalnızlık örttü

Özgürce uzanıp sonsuzluğa çocukken, yıldız aşırırdım gökten

Suskular ekip kuşların yüreğine, sevinç toplardım çok eskiden.

Selahattin Yetgin

( En Görkemli Bakışımdı Sevda başlıklı yazı S. Yetgin tarafından 27.04.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu