973
BİR NİHAVENT HAYALİ HASRETTE 5
Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

Giderken resmini bıraksaydın bari dedim
Güldün

Güllenen goncalanan gamzelenen yüzünle

Endamın sende kalsın öyleyse
Ona iyi bak dedim

Sen zaten yasaksın dedin içinden

Bilmem ki duydun mu sesimi ben duydum sesini

Öbür yarımsın
Duymuşsundur sen de eminim

İçimi okursun

Sen varsan her şey var tamam içimde

Bir gül bahçesi olur gönlüm seninle cennet

İyi ki döneceksin
Çabuk dön o zaman

Ve hep kal aklımda

Senin yerine bir yudum bile içmem bilirsin
İçtiğim hep kendi yerime

Arap kızı içerdi ama
Bir önceki hayatlarımdan birinde

Hem bir rakkaseydi o
Dans bile ederdi içtikten sonra

Ben seyrederdim

Müzik de çalardı

Gerdanını keman yapar
Parmaklarını zil

Kendini de bir dilberdudağı

Bir bal kız olurdu
Bir dudakları bal
Endamı da bal tası

Dili bülbül

Gözlerini de bir fettan karası yapardı ki hiç sorma

Zifiri
İşveli
Cilveli

Kimi bir Tamara olurdu
Kimi de Unina

Kimi bir Arap kızı
Kimi gâvurun

Ve de ben her yandığımda Erina diye bağırırdım

Her tutuştuğumda Elia

O bir tanrıça olurdu
Ben doğunun oğlu her haliyle onun tandırında

Ben ateş olurdum sonra
O körük
Yangınıma gelirdi

Harlardı
Ben yandıkça

Bir kestane kebap olurdu sonra ben de onun teninde bir alev

Yanardı
Yanardım

Sonra ben Van Gölü olurdum
O Akdamar

Ben Van Kalesi o dilek taşı

O kayıncaktan kayardı

Ben kalenin burçlarına çıkıp bağırırdım hep göle karşı

Kollarım havada
Yumruklarım sıkılı

Bir denizkızı olurdu o kimi de
Çıkardı dalgalardan saçlarıyla vay ki vay

Bense dalgası olurdum onun dalgalı saçlarında tuzlu sodalı

Sonra ben Erek Dağı
O üç ağaç

Bir Mayıs olurdu
Bir isyan

Ben de onunla beraber olurdum rüzgârlarında asi

Girerdim bir savaşa ki
Alnımda dağ ateşi

Bir militan yüreğim hep otuz beş yaşında

Satılanlar
En çok satılmayanlardan korkar

Ve her gördüklerinde onları
Bir kere daha ölürler yanarlar ve yine korkarlar

Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

Bense bir yasak şehirde

İnat satılmalara inat yok olmalara

Yiğit yürekli aşklar aşkına

Hey yoldaşlar
Ben ölmedim
Buradayım ölmeyeceğim

Satılmadım satılmayacağım
Varsın işkenceler dağlasın beni bizi seni

Ben Deniz’im
Deniz ben

Göl çocuğuyum ben kara
Ve de kirli sakal

Ve hep denize dönük yüzüm

Hayat dediğin nedir ki sat anasını gitsin
Kaç günlük oyun ki

Vurun Şeyh Bedrettin’e
Vurun Pir sultan’a

Vurun adam gibi adam olana

Sevginin olduğu yerde asla kötülük olmaz

Sevda her türlü kötülüğü bozar

Bundandır sevdaya tutkum

Bundandır hep sevgide aşkta şiirim

Bir sevdadır şiir
Şiir sevgi
Şiir aşk

Şiirde puştluk ve karalık kör nokta olmaz

Bir kızıl gül uğrunda bir şiir adam yazarım ben
Bir kardelen

Cemali gül gamze ve de gonca

Dün Spartaküs’tüm
Bugünse Che
Yüreğim hep dağlarda gezer

Kartal kanatlarında gönlüm

Bir küheylan ve bir beyaz dağ ateşi aşkında

Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

Hiç olmazsa geleceğini biliyorum
Ha üç gün önce ha üç gün sonra olmuş
Ne fark der ki

Kaç günlük handır ki gerisi

Gözlerim yollarında
Ellerimde kızıl güller

Yüzüne bir gül yazdım
Yüzün yaz gülü oldu o da kızıl

Temmuzda ölmek zor be ustam dedim
Bir ağustos içimde

Doğum günün kutlu olsun dedim başım gözüm üstüne

Beklemeler bana dair
Gitmelerse hep dönüşlere gebe

Belki de bir mabet olur sandal barınağı

Ya da bir tapınak kaya mezarı

Sarpedon’un yurdu

Dünüm Urartu’ydu
Bugünüm Likya

Aşk için yerle bir oldu Troya

Savaşmış
Gemiymiş
Ganimetmiş

Bir sevdadır aslında her şey Troya

Sen de ordaydın
Ben de
Bir kızıl gül benim elimde bir kızıl gül senin göğsünde

Ve de bir kızıl gül
Açan böğrümüzde ölümsüz

Vuran şavkı
Gamzelenen güllenen yüzüne üstelik

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

Adın neydi ki unuttum
Adını sanını

Bir Arap kızıydı şimdi hatırladım evet

Bir kâğıt helva ten
Beklerim iki gözüm dedim
Beklerim

Şiirler türküler içinde

Şiirim sen
Dinlediğim her türkü sen
Hepsi de senin üstüne

Feleğin kaç günü var ki benim kaç günüm olsun

Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Yüreğini de beyaz

Yüreğinin asaleti yüzüne
Ruhunun asaleti endamına vurmuş

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

Ağlasın gözlerim artık
Sızlasın dertlerim

Dertler adam eder adamı

Sevda sevgi yeter de artar adam gibi adam olana

Sevmek sevilmek yeter

Âdem cennetten bu yüzden kovuldu

Havva da

Ve buluştukları yer oldu Kâbe
Aşkın ilk mabedi

Ve aşkla döndü bu dünya

Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr tokalı sevdayı gurbette

Çabuk git güle güle
Ve çabuk gel güle güle

Durdurma yüreğimi
Aşkı
Sevdayı

Dünyalar bir gökkuşağı
Sevda beyaz

Aşk kara

Sevmeyen ne bilir ki bir zeytuni gözde aşkı

Kimi bir yosun yeşili
Kimi bir çivit mavisi

Git de bak çabuk gel ha

Şiirler nelere kadirmiş aşk neye sevda neye

Sen de mi aşksın yoksa

Sende mi sevda zahir

Ah bu şiirler ah

Şiirler her derde deva ve keyfe kedermiş

Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

Ben ocaktaydım halimi bilmez eylül

Ve de bir Arap kızı tadında ekim

Haziranda ölmek zor be ustam
İçimde hele bir ağustos saklı dururken

Ürkmek
Bırakıp gitmek olur mu hiç sevda

Sevda üstüne kuruldu bu dünya

Çek ipini gitsin yoksa hayatının içinde sevda

Bir salkım söğüt bile olamazsın

Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

Bir umut
Bir aşk destanı
Bir hayın bomba ki hiç sorma hayatıma hayın mı hayın

Esmer

Bir o kadar da ok ki deler kaşları karı

Kardelen

Sen ağlama melekler dua etsin şiirlerime dedim

Şirin’ce olsun
Leyla diliyle olsun

Mecnun gitmesin beklesin seni duanda dedim

Sen şiir değil bir destan oldun

Ve de bir armağan her sevenin boynuna

Bir efsun
Ve bir muska

Seni kıyamete dek hep aşk yapmalı

Bir aşk masalı
Madem ki dünya aşkla kurulmuş

Kıyamet
Senle

Aşk senle kopmalı

Kıldan ince kılıçtan keskinse sırat köprüsü
Gözü kapalı geçmeli

Cehennemin dibinde bile olsa esfele safında hatta
Aşk olmalı

Aşk hep sende kalmalı

Cehennem narını bile sende yakmalı

O yangındır ki
Sana
Senin narına sevdalı
Doğan senin küllerinden

Yine de aşk
Yine de sevda olmalı

Cemalini gül yaptım
Şiirlerimi kardelen

Bir nihavent hayali hasrette bir hicazkâr sevdayı gurbette

İnadına sevmek inadına sevilmek inadına sevda sende olmalı.
özay sağlam
( Bir Nihavent Hayali Hasrette 5 başlıklı yazı ozay-saglam tarafından 19.10.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu