Boşa Geçmiş Yıllarım
Yalan olan yıllardan, bu
günlere gelirken,
Hep zevk sefa sürdüm’ de,
yazık ettim kendime.
Buna rağmen gülmüyor, gülen
yüzüm gülerken,
Boşa geçmiş şu ömrüm, yıllar yılı meğerse.
Yazık olmuş demek’ ki, gelip geçen
yıllara
Deli gönlüm severken,
karlar yağmış dağlara.
Hazan oldu şu gönlüm, ne yaptıysam
yıllarca,
Boşa geçmiş şu ömrüm, yıllar yılı meğerse.
Sonra çıkar dediler, Karaman’ın
koyunu,
Sarhoş oldum çok zaman
bulamadım yolumu,
Ölsem derim ben artık, gelin
vurun boynumu,
Boşa geçmiş şu ömrüm, yıllar yılı meğerse.
Divaneyim yolumda, topal
aksak giderken,
Böyle olmak var’ mıydı, şu yaşımda erkenden
Meğer her şey yalanmış, dolu, dolu yaşarken,
Boşa geçmiş şu ömrüm, yıllar yılı meğerse.
Düşünürüm geçmişi, alır beni düşünce,
Geçen yıllar nedense,
tüter şimdi
gözümde,
Gelmiş geçmiş yıllarım türküm oldu
dilimde,
Boşa geçmiş şu ömrüm, yıllar yılı meğerse.
Kul Yüksel’im şu ben de, ben bilirim
halimi,
Yağmur yağdı gökten’ de sele
verdim kendimi.
Taştan taşa çarptım’ da, yıkamadım
bendimi,
Boşa geçmiş şu ömrüm, yıllar yılı meğerse.
26 Temmuz 2014-07-26
Ahmet Yüksel Şanlı er
Antalya
(
Boşa Geçmiş Yıllarım başlıklı yazı
Ahmet Yüksel tarafından
26.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.