Günahıma girmeden cinnetime yol verip;
Senden kalan ne varsa yaktırma ne olursun…
Dönüp dönüp kapıya uykusuz gözlerimi;
Gelecek mi diyerek baktırma ne olursun…
Gülüşün vurur beni düşümde, hayalimde;
Hicranın bin türlüsü ağıt yakar dilimde;
Büyüttüğüm mor güller soluyorken elimde;
Gönlüme başka çiçek diktirme ne olursun…
Hayalinle başbaşa hergece yalnız kalıp;
Güftesi özlem olan hüzzam şarkıyı çalıp;
Şu keder büfesinden yine bir büyük alıp;
Beyhude gözyaşımı döktürme ne olursun…
Sahibi tutuştursun mektupların ucunu;
Gönder taşır kervanım yüreğinin göçünü;
Katlime olur diyen gecelerin suçunu;
Sorgusuzca üstüme yıktırma ne olursun…
Seni elden âlemden saklayıp, sakınırken;
Dudaklarım tenine aşk ile dokunurken;
Gözlerinde sevdanın şarkısı okunurken;
Tabutuma çiviyi çaktırma ne olursun…
Ali ALTINLI – 06/08/2014
Saat: 15:44