Yaraların iyileşti geçti kara bulutlar;
Bensiz de gözyaşını sileceksin nasılsa…
Bir zaman solan yüzün yeşermiş boydan boya;
Yeniden kahkahayla güleceksin nasılsa…
Rahatlasın vicdanın ve tükensin eziyet;
Ödenir taksit taksit günü gelen her diyet;
Merhabadan sonrası görünürken nihayet;
Benden ayrı bahtiyar olacaksın nasılsa…
Baktırdığım fallarda nazlanarak çıkarak;
Kimi gün koşa koşa kimi zaman bıkarak;
Mecburiyet faslından gözlerime bakarak;
Yürekten hançerini alacaksın nasılsa…
Dudakların titrerken hani belli belirsiz;
Güfteler deli dolu notalarsa kadersiz;
O vurgun nakarat mısralardan habersiz;
Mecburi şarkımızı çalacaksın nasılsa…
Başını okşayamam sakın koyma dizime;
Kaybolurken anılar, rest çekmişim izime;
Vur neşteri vur gitsin son bir defa gözüme;
Bakmadan resimlerde kalacaksın nasılsa…
“Yaşamak mümkün değil firari, kaçak gibi;
Yüreğime vedayla vurduğun bıçak gibi…
Ali ALTINLI – 19/04/2014
Saat: 18:44