RUHUMDAKİ KASAVET
Öyle derin bir hasret ne azalır ne biter
Sensizlik dağlar gibi oturur yüreğime
İçimde ki kasavet beni zindana iter
Çelikten bir kelepçe vurulur bileğime
Müebbete mahkumum aşkın zindanlarında
Ömür boyu beklerim vuslat ne zaman olur
Gün geçmiyor sevgili yokluğun anlarında
Beni unuttuğun gün katlime ferman olur
Yeter ki sen dönüp gel ölümden de korkum yok
Nasılsa ecel bir gün gelip canı bulacak
Sensiz zaten ölüyüm cenazeden farkım yok
Ölüye ölüm neyler neden korkum olacak
Ruhumda hafakanlar inan cirit atıyor
Böylesi bir darlığı ne yaşadım ne gördüm
Daha tan ağarmadan bende güneş batıyor
Gecenin zifirinde aşkıma kafes ördüm
Sevgili bu hasretin çaresi var mıdır ki
Var ise biliyorsan ALLAH aşkına söyle
Beni böyle hicranda bırakan yar mıdır ki
Yar ise bir çare sun çekemiyorum böyle
Salih ÖZEL (NEBİOĞLU) 09/09/2014.