Yitik Bir Ömrün Sargısıdır Gerçeğimiz
Bir parça dün kopararak ilişiver yârim yalnızlığıma
Tutun saymayı unuttuğumuz günlerin iğreti terkisine
İliştir sararmış hüzünlerini solgun düşlerin yakasına
Bir gülün sahrasına gömülerek sana aşkı anlatayım
En mutlu rüyalar kendi vedasını unutandır aslında
Nadası unutulmuş bayramlar giydirme bana boşuna
Kendi susuzluğumun hazmından damlar gönül suyum
Sensizliğin koparılmış yapraklarıyla örtersin üzerimi
Bir parça ızdırap kaynatarak bana aşkın demliğinde
Sevdanın suretlerine değdiriver yanılsamalı ellerini
Tükenen bir ömrün hicazına ser tarumar sevilerini
Hüznün kalın duvarlarına zakkum tohumları ekme
Kalburüstü bir gerçeğin toprağına sarılır her çiçek
Ve her düş yatalak bir sevginin dalgalarına sarılır
Yönsüz rüzgârların gövermiş mavilerine gömülünce
Sarhoş mevsimlerin yaşlı dallarına tutunuverir yıllar
Biter dünler, tükenir gönüller ve anlarda kalır sevgiler
An olur, kum olur, toz olur bir gün ruhtaki döngüler
Bir sahra hapishanesinde sırtımızda hazin kırbaçlarla
Bir başka ömrün yitik kaygılarıyla tutunuruz harflere
En öksüz renklerin mağrur harıyla sarılırız biz yangına
Neyi özlersek sermayemizdir göçebe yoksulluğumuz
Her dem gözyaşlarımız düşer aşkın hırçın denizlerine
Yitik bir ömrün sargılarıyla tutunuruz hep gerçeğimize
Sürgit bir düşünüşün ivmesine kapılarak gel yurduma
Düş harmanlarımızı kaldırarak bekleyelim kara kışları
Çocukça düşlerin uçurtmasıyla yakın edelim uzakları
Tükenen bir ömrün sızılı tespihlerini aşkımızla çekerek
Kendi dalgamızın sırtında içlenerek savrulalım göklere
Eksik manalara sığınarak sırrına karışıver aynaların
Nafile ve ereksiz sorgularla devrilir bir gün yılların
Yorgun anların yelesine tutunarak birikir anıların
Kırık ışık geçişleri toplarız çatlamış avuçlarımızda
Gönülsüz bir yolculuğun pencerelerine yaslanınca
Aşkın slâytları geçer hüzünle yamalı ömrümüzden
Ve çıkar gelir bir sevgili sevdanın mor patikasından
Dokunur yorgun tenimize, sayar üçe kadar ‘aşk’ diye
Selahattin YETGİN
(
Yitik Bir Ömrün Sargısıdır Gerçeğimiz başlıklı yazı
S. Yetgin tarafından
16.09.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.