Yıllarca koşup yoruldu hisler
aşkın yalın halinde devrildi cümleler
Yılışık bir sarıydı akılları çalan
Kah susadı bir kuyunun kıyısında
kah terk edildi
ölümün gizli omurgasında...



Baharın gelişiyle güzelleşti kentler 
perinin çırptığı her kanatta 
sevişti hayaller bir çırpıda.
Bekleyişin çantasında taşındı adımlar
ön söz oldu mahzun bakışlar yalnızlığa...



Kurutulmuş gül renginde sürüldü
düşlerin tohumlarında özlemler...
Üç duvar bir pencere değildi yaşam
cam bir fanustan baksak da kimi zaman
uyku öncesi masaldı harikalar diyarı..



Rüzgarın en hovardası idi
kağıttan uçakları sümen altı eden
Anka kuşundan öğrenmedik mi uçmayı
Fuji Dağı’nın eteklerindeyken.
Süperman da kurtaramadı
An’ları kötülerin elinden...



Bir kez yıkandık yüzdüğümüz sularda.
can simiydiyle sarıldık hatıralara.
Serilip dinlendik kimi zaman 
gölgesi yer değiştiren ağaç altında...



Altına tarih düşüremediğimiz.
cesur dizelerde kaldı bütün sırlar ...
Naaş günü değil miydi ..?
şimdi emekleyerek beklediğimiz aslında...



Ferda Özsoy...
 
( An başlıklı yazı ferda'ca tarafından 17.10.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu