"Bu masadan ya anlaşma çıkar ya da savaş çıkar" sözlerini büyük bir cesaretle söyleyen Batman milletvekili Emine Ayna.
Emine Ayna kapatılan DBP eş genel başkanı ve Diyarbakır milletvekilidir. Sözlerini aynen kopyalıyorum:
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Batman İl Kongresi'ne katılarak 'Çözüm sürecini' değerlendiren DBP Eş Genel Başkanı ve Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna tartışılacak sözler sarfetti. Ayna, "O masadan, müzakere ve diyalogdan ya anlaşma ya da savaş çıkar. İkisinin ortası yoktur. O masanın devrilmesini asla istemiyoruz. Abdullah Öcalan'ın elini güçlendirmek istiyoruz" dedi.
DHA | 16 Kasım 2014, 10:05
Masanın devrilmesi ne demektir? Bu düpedüz devleti tehdittir, Böylesi cüretkar bir tehdit gücünü nereden alırsınız?
Türkiye büyük ülke...
Şimdi biraz sükûnet...(Yazan ve okuyanlar için)
Kürtler anlaşma istiyorlarmış, anlaşmada neler istiyorlar?
Evet, bu çok önemli, NE İSTİYORLAR?
Ülkemizde idari yönden ve yaşam tarzı bakımından herhangi bir ayrıcalık yokken daha ne isterler!
Birçoğumuzun bilmediği bir gerçek daha var o da ülkemiz batısının kazançlarından ödedikleri vergiler doğu yakasına aktarılıyor başka bir ifade ile batı doğuyu besliyor. Nasıl mı?
Yakacak ve gıda yardımları, okul harçlıkları, her çocuğa belli bir nakti aktarım, hane reisine geçim aylığı. Elektrik ve su parası da ödemedikleri gerçeği var. Ülkemizde Türk olmayana imkan var, Türk 50-100 TL elektrik borcunu ödemezse elektriği kesilir, su da aynen ödeme yapılmazsa ev susuz bırakılır.
Nasıl ki bir ailede evin büyümekte olan çocuğun her isteği yapılır, bol harçlık verilerek şımartılır ve artık önü alınamaz hale gelir. Ülkede bu güne kadar genelde oy uğruna uygulanan yanlış uygulamanın getirdiği tablo aynen böyle.
Madem ki bu gün durum budur o halde bu cesssur konuşmacılar ne istiyorlar onu öğrenmek lazım ve istekleri imzalarla kayıt altındaki bir tutanakla teslim alınmalıdır.
Bu tutanaktaki istekleri (basılı yayın) gazeteler ve TV ekranlarıyla Türk halkı öğrenmeli.
Türk halkının bilgilenmesi kesin sağlanmalı zira bu topraklar TÜRKİYE...Bizler Türk halkıyız. Örneğin ben ve ailem Toros yaylalarına kök salmışız, bu üke bizim, bu ülke hepimizin. Ülkemizi ilgilendiren bilgileri öğrenmek bizim hakkımız...
Halk ülkenin gerçek sahipleridir seçilmiş kişiler halkı temsil eden görevlilerdir. Madem ki görev alarak bizi temsil ediyorsunuz, zamanında verildiği söylenen tavizlerden ve yapılmakta olan her şeyden haberimiz olması gerekir, tersini düşünmek mümkün mü?
Tutanaktaki istekler referandum yoluyla halka sorulabilir. Öncesinde de sorunlu bölgeden kamu hizmetleri "strateji gereği" yavaş yavaş çekilir ki sonrasındaki durumu gözler önüne sermek açısından. Çünkü pek çok insan başına gelmedikçe bir olayı kavrayamaz ancak yaşayarak öğrenir.
Örneğin sağlık hizmetlerinde bazı hayatî cihazların bakımı yapılmaz, atıl halde bırakılır.
Doktorlarımız ile hemşirelerimiz kadroları yavaş yavaş azaltılır.
Uzman doktor ve cihaz olmadığı için ameliyatlar devre dışı bırakılarak hizmette aksamalar yaşatılan hastalar Kuzey Irak'a yönlendirilir.
Diğer kamu hizmetlerinde de buna benzer taktikler uygulansa,
Enerji dağıtımını sağlayan trafolar devre dışı bırakılsa,
Suda da benzer bir uygulama...
Bunları yaparken ülkemizin güvenli geleceği açısından herkesin kendi yurduna dönmesi için batı yakasındakilerin doğuya, doğu yakasındakilerin ise batıya dönüşleri sağlanmalı prosedür yoluyla olamıyorsa o kişilerin vatandaşlık haklarında kısıntılar uygulanarak...
Şımarıklığın bir sınırı olmalı, askerimize taş atan bayan milletvekilini unutmadık, 6-7 ekim olayları öncesinde Selahattin Demirtaş'ın "sokağa çıkın" cümlesiyle kargaşa ve karmaşa çıkarma çağrısını unutmadık.
Ön tedbirlerden olarak;
Yan gelip yatarak yaşamalarını sağlayan maddi desteklerde kısıntılar olsa...
Akıllı olanları "Haaaa, bizi çok berbat bir hayat bekliyor, vazgeçelim bu sevdadan" diyecektir..
Türk halkı bugünlerde yaşanan huzursuzluktan ve geleceğe yönelik belirsizlikten ÇOK MUTSUZ...
Bu yazı, mutlu olmasını arzu ettiğimiz HALKIMIZ ve ÜLKEMİZİN GÜVENLİ GELECEĞİ için yazılmıştır, ümit ediyorum ki, aynı duyguları taşıyorsunuz...
Selam ve saygılar hepinize...
Yurdagül Alkan.
(
Kürtlerin İstekleri başlıklı yazı
Gülalkan tarafından
16.11.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.