Vay benim
başıma gelenlere bak;
Doğuştan
kırılmış bilek hâkim bey…
Her günüm
ızdırap her günüm çile;
Günyüzü neyime
gerek hâkim bey…
Yedi çocuk iki
karı ev kira;
Her birinde
ayrı ayrı muhtıra;
Hastaneyi yol
eyledim bu sıra;
Yenir mi
durmadan dayak hâkim bey…
Kasabın
önünden geçemez oldum;
Bakkalı,
manavı seçemez oldum;
Yıl geçti
demli çay içemez oldum;
Yanar mı
üflesem ocak hâkim bey…
İlk hanım
tutturmuş altın diş ister;
Diğeri hem
yazlık hem de kış ister;
Bebeler
canavar ekmek-aş ister;
Tekliyor
durmadan yürek hâkim bey…
Görülmüş mü
birgün sefa sürdüğüm;
Kadehleri sıra
sıra yorduğum;
Kırk yılda bir
kasa kasa gördüğüm;
Rüyamda
kirazla çilek hâkim bey…
Kader mi, bizi
de başından atmış;
İkinci hanımım
dün yalnız yatmış;
Nereye kaçayım
kapıyı tutmuş;
Elinde
kazmayla kürek hâkim bey…
Ali ALTINLI –
17/02/2015
Saat: 19:03