Beklemek boş; bal hayalmiş; öz hani?
Yaslı gönlüm, gökte tutsak ay diyor
El ne bilsin; "al kılıftan soy" diyor
"Her vuruştan bin tebessüm yay" diyor
Mızrabından hârı tütmez saz hani?
Azdı derdim, az dokunsam kan akar
Bunca yıldır her hayâlim sarp çıkar
Dosta vardım, dilde feryâd can yakar
Baktı mahzûn, sordu saf saf; buz hani?
Yol bilen bir dost bulaydım vuslata
Yol verirdim kalbe kasvet hasrete
Şükrümüz yok oysa matlûb kesrete
Derde dermân istemek çün yüz hani?
Tesbihimden zikri saldım Hayy diye
Yaş akıttım gizli âyan duy diye
Yağmurundan damla düşmez pay diye
Gözlerim kör, Rahmetinden iz hani?
Fâ’ilâtün / fâ’ilâtün / fâ’ilün
Mecit AKTÜRK