Yaralar çok derin, saramaz olduk...
Gedikler açılmış her bir cephede
Hüzün çiçek açmış gülen çehrede
Baykuşlar ötüyor gülsüz bahçede
Girsek de bir tek gül deremez olduk...
Moraller bozulmuş, çatılmış kaşlar
Hayaller kırılmış, yormuş yokuşlar
Sabır son deminde, eğilmiş başlar
Bir türlü huzura varamaz olduk...
Sanal dünyalara köprü kurulmuş
En mahrem yerlere ağlar gerilmiş
Böyle edepsizlik nerde görülmüş
Bir sel ki, önünde duramaz olduk...
Oyunlar, internet, onlarca dizi
Esir almış gibi herbirimizi
Kimseyi görmüyor kimsenin gözü
Artık dostu bile aramaz olduk...
Misafir, sohbet ne? Kaldı mı bilen?
Hedef tek! Gitmeyim, olmasın gelen,
Bilmem ki ben miyim bir tek üzülen?
Çocuktan da kötü, yaramaz olduk...
Sanki bekler gibi âhir zamanı
Herkes gelecekten kesmiş gümânı.
Can canandan bezmiş, çok yanmış canı
Dostluğun vasfına eremez olduk...
Ne yapsak etsek de dinmiyor ağrı
Gerçeği görenin yanıyor bağrı
Savrulduk ifrattan tefride doğru
Dengeyi bir türlü kuramaz olduk...
Bir yerlerde hata yapmışız, belli,
Çok kötü bir virüs kapmışız belli,
Değerlerimizden kopmuşuz belli,
Zincire vurmuşlar, kıramaz olduk...