Katlanmış bir ruhlayım, çoğul acılar büzüyor dudaklarımı
Kaygılı zemherilerin stokları eziyor üşümüş parmaklarımı
Gecem yitirmiş kıvılcımını, beklerken ben onulmaz harımı
Feryadım figan olur, unutulmuş bir köşede dinlerim efkarımı.
Yıkılır mı tabular, yiğitlik yaşanmamış deli serüvenlerdeyken
Gecemin musallasından kalkıp, gündüzümün günaydını iken
Yırtıp geçerim özlemin delinmez tülünü, düşlerim kimi diken
Bir kav deler içten içe yüreğimi, tırnaklarım arşı delip geçer.
İstiflenmiş balıklar gibiyim tezgâhta, pullarımda sevda oltası
Çiçekleri çürümüş bahçelerin tenhasında bir yaşamak şarkısı
Dudaklarımda bir bekleyişin türküsü var, her nakaratı sancılı
Yolunmuş takvimlerin gölgesindeyim, dalımda güz telaşlı.
Nedensiz pişmanlıkların sofalarında yolumu gözler bir âşık
Gözyaşların katıktır güne, pencereme ağarken sarmaşık
Kavgamın deli imgesi olur, şiirlerime dalar sevdalı bir kaşık
Usum gözlerine döner, biz firari sarılmaların yoksulu oluruz.
Yüreğimin ak yokuşlarına tırmanıyorum sırtımda sevda teri
Esmer yalnızlığın kentlerine yürüyorum, su gibi içerek seni
Umursama başkaldırılarımı, şarap bile reddetmiş mahzenini
Yatalak mevsimlerin damarlarında kaybettim aşkın biletini.
Bir hüznün siperinden geçerek, taşısam seni, aşkın dağlarına
Hak ederek varlığını, sürünerek ulaşsam ömürlük bakışlarına
Sokulsam aşkça yüreğine, dalsam çocuklar gibi masallarına
Çoğalsam karıncalar gibi, asırlarca yürüsem kadın varlığına.
Selahattin Yetgin