Ağladı deme bana hüzünlenmiş say beni,
Nasıl güleceğini sen değil kul düşünsün.
Kavrulan yüreğimle  ateşine  koy beni,
Nasıl yakacağını sen değil kül düşünsün.

Oturup bir köşeye kıvrılırım istersen,
İçimi çeke çeke  kavrulurum istersen,
Yağmur rüzgâra inat savrulurum istersen,
Kirpiğime takılmış  sen değil sel  düşünsün,

Ud'un hüzzamı  değil mahuru vurdu sandım,
Öyle bir haldeyim ki inan yandıkça yandım,
İsmini yad ederken kapı açıldı sandım,
Tutupta getirmeyen sen değil yol  düşünsün.

Öyle bir hüzün sardı tam gecenin karası,
Her yer sanki cehennem aşağı yukarısı,
Ben sana söylüyorum ey ellerin karısı,
Sarıpta sarmalayan  sen değil el düşünsün.

Ömür denen kuş varya uçarsa ellerinden,
Hazan gelir savurur, goncayı güllerinden,
Acı çeken mızrabın yorulmuş tellerinden,
Efkârlanıp söyleyen  sen değil tel düşünsün.

Dinlediğim son şarkı için için yakarken,
Gözlerimden yüzüme iki damla akarken,
Duvardaki resmine  düşman gibi bakarken,
Adını anma diyen sen değil dil düşünsün.

Artık düşünmüyorum kaçan bunca zamanı,
Ömrümden ömür alıp göçen bunca zamanı,
Seninle değil sensiz geçen bunca  zamanı,
Sevdaya zulüm katan sendeki hâl düşünsün...

HARUN YILDIRIM 
( Sen Degil O Düşünsün başlıklı yazı Harun Yıldırım tarafından 6.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu