Ezelden ebede silinmez izi;
Mezar taşındaki o birkaç satır…
Dün gece rüyamda çağırdı bizi;
Anne tut elimden babama götür…
Yağmurlar yağınca ıslanırdı ya;
Uzaktan görünce seslenirdi ya;
Sırtıma dağ olup yaslanırdı ya;
Anne tut elimden babama götür…
Haberi karaydı gidişi gece;
Duamda yer bulan o kutsal hece;
Unutma ne olur bayramdan önce;
Anne tut elimden babama götür…
Haramdır uykular onsuz yatarken;
Hasret tesbihime hasret katarken;
Gönül diyarımda güneş batarken;
Anne tut elimden babama götür…
Sevdiği türküydü “Aynalı Çarşı”
Dinlerdik peşpeşe konuyla komşu;
Gözümde uyku yok sabaha karşı;
Anne tut elimden babama götür…
Gözümde bulutlar hep akın akın;
Sağnak var boşuna ağlama sakın;
Hicrana tahliye zamanı yakın;
Anne tut elimden babama götür…
Yaşama sebebim tende kanımdı;
Hayat albümünde gülen yanımdı;
Senin öbür yarın benim canımdı;
Anne tut elimden babama götür…
Ali ALTINLI – 05/10/2015
Saat: 22:24