çok oldu sana yazmayalı
aç çocuklara da yazmıyorum artık
yıkılan şehirlere
mültecilerin dilenen avuçlarına
kan emerek semiren yarasalara
imanların üstüne oturup cennet vaat eden şeyhlere


baharı muştulayan güneşe
adına umut denen kanatsız kuşlara da yazmıyorum
kıran girdi şiir yurduma

ama en çok sana yazmamak korkutuyor
ve yazmak


kocaman bir ateş parçası oldun
yazarsam tutuşacak sanıyorum
kalemim, kağıdım
yazmazsam ben...



zehirli çiçeklerden bal yapan böceğim
güzdüzlerden ışık çalıp geceye yamayan
cennet kokulu cehennemim
dedim ben sana
bu koca dünyaya sığmayız birlikte
ayrı ayrı içimize...

biz yokuşa sürdük düzleri
çık çık bitmiyor
güneş, kar, boran yoldaşımız
sığınaklarda çocuk gülüşleri
gölgeliklerde şüpheli bakışlar


senin bak dediğin pencereler yerin altında
kötü pencerelerden bakıyorum sana
kirli
puslu
camları kırık
baktıkca gözümün bebeği yanıyor


şarkılardan fal tutma sevgili
biz aşkı meleklerden çalmadık

biz burada
içimizdeki iyiliği öldürenler orada yansın







frezya



( Pencere başlıklı yazı frezya... tarafından 25.12.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu