Güneş battı
batıdan gölgeler içinde
Kışın çöken
yıldızsız geceler gibi
Karanlık ve
hüzün içinde kaldım
Gecenin dingin
karanlığına bıraktım kendimi derviş edâsıyla
Bir ney sesi
alıp götürdü beni
Demlenen
semâzenlerin ruhuna.
Bir hûşû
içerisinde aktı ruhum bedenimden semâya
Helezonik bir
anafor
Yükseltti,yükseltti,yükseltti
beni arş-ı âlâya
Işıklar
saçarak pervane oldular çevremde ruhâniler
Zöhre,Ay,bil
cümle seyyâreler bir hûşû üzre raks etmekte ki
Sessizliğin ve
düşlerin doyum noktasıydı o an
Güneş sadece
kalbin kirlerinin yanıp,
Yeniden
Zümrüd-ü Anka misâli doğuşuna vesile olmakta,
Ay,kaybolan
yüzdeki nuru yeniden ihdas etmekte
Ve Venüs ilâhi
aşk ile
Kalbin mut
main olmasına vesile teşkil etmekteydi
Ey Rabbim !
Sahte
dostlardan,sahte sevgilerden
Ve bütün
sahtelik çeşitlerinin bir yılan gibi
Ağulayarak
bana sunulduğu bu hayatı al benden
Ey Yüceler
Yücesi !
Kapındayım
Mücrimim
Senden başka
gidecek yerim,
Çalacak kapım
yoktur
Kuşat beni !
Merhametinle
kuşat !
Merhametinle…