BAŞ ÖRTÜME DESTAN
Gittik Lozan’a şapka verdiler başımıza
Bizi çocuk sandılar bakınca yaşımıza
Neden karıştınız ki bizim baş örtümüze
Mini etek bağlayıp vurdunuz törpümüze
Anamın örtüsüyle destanı yazacağım
Edeb görsünler diye düzeni bozacağım
Öpme temiz değilse alnın ve dudakların
Basmasın eşiğime o kirli ayakların
Takardı anacığım başına besmeleyle
Akreplerin zehrini koydular vesveseyle
Nice kara Fatmalar döndü böyle seherden
Anamın alnı açık taşıdığı değerden
O sarı çiçeklerin burcu burcu sesidir
Hoyrat rüzgara perde Müslümanın süsüdür
Gidip çomak mı soktuk kovanda peteğine
Ne zaman karıştık ki biz onun eteğine
Dağların gölgesidir güneşin pırıltısı
Şerefinle tak bacım kesilsin mırıltısı
Bağlarım üç kıtaya her yerde neferimdir
Bayrak vatanım gibi namusum şerefimdir
HARUN YILDIRIM
Osmaniye’nin Kaziyeler Köyü’nden olan Rahmiye Hanım 9.Tümenin 1920 yılında Fransızlar ile yaptığı muharebeye müfrezesiyle katılmıştı.
Başlıca görevi, keşif ve cephe gerisinde kundakçılık yapmaktı.
Osmaniye yakınındaki demiryolu tünelini o patlatmıştı ve bölgedeki düşmanın cephane ikmalini büyük sekteye uğratmıştı.
1920’de Fransızlara karşı harekete geçildiği sırada askerlerde bir duraksama olunca “Ben kadın olduğum halde ayakta duruyorum da siz erkek olarak yerlerde sürünmekten utanmıyor musunuz?” demiş ve aynı muharebede ateş hattında kalan iki arkadaşını korumak için ileriye atıldığında şehit olmuştu.