Öyküler vardır.Zamana meydan okur.Said Faik hikayeleri  de öyle,kimin ne zaman hangi şartlarda okuyacağı belli değildir.Reyting dedikleri neyin nesi ki?Sıradan insanların arasında dolaşıyor.Onların hayatlarından kesitler sunuyor..Zaman geçiyor ama öyküler eskimiyor.Hala güncel.Bu zamanlar da yaşasaydı böyle insan tiplemesi yaparmıydı?ayrı bir soru.

Gün ola harman ola adlı öyküsünü Said Faik şeçkileri arasında okumak istedim.Adı bir deyimimizden alınma.Konunun başı ile sonu çok farklı.İnsanlar değişiyor.Bireysel çalışanların gittikçe azaldığı bir dönemde o zaman için önemli olan ayakkabı boyacısının sandığını yapan Mercan usta ile bir boyacı sandığı alıcının arasında geçen sade,hayatın içinden olaylar.Ne kadar insani.Ne kadar sözde küçük ama büyük bir  idealin edinme arzusu.

Öykünün giriş kısmı Mercan ustayı özetliyor;

"siz bir adamı hiç görmeden, iki dakika evvel öyle bir adamın istanbul ilinde yaşadığını bile bilmeden, birdenbire, zanaatından ve adından seviverdiniz mi? içinizi hiç bilmediğiniz bir istanbul semtinin akşamı kaplarken ve evinin önünde oturup cigara içen, gözkapakları kirpiksiz ve kıpkırmızı ihtiyar bir adamı hayranlıkla, sevgiyle, saygıyla andınız mı? hiç içinize taş gibi, ağır bir su gibi bir sevgi oturdu mu? oturmamışsa allah aşkına vazgeçin şu yazımı okumaktan.

Bugün ki insanların rahat yaşama istekleri ile ne kadar farklı.
Hikaye yazarın önüne geçiyor. Mercan,Usta sanatını yapıyor.Ama  boyacı çocuk farklı bir istek de bulunuyor.Bu sandığın üstüne söyleyeceği şeyin yazılmasını.Usta itiraz ediyor.Ben asla ayak basan yere yazı yazmam.Ama boyacı çocuk israr ediyor.

Ne yazmamı istiyorsun deyince;"Gün ola harman ola"der.Hiç beklenmedik bir istekti.Zamanla herşeyin değişeceğinin  istemiydi.Bugün ayakkabılarını boyadığı insanların konumu ile kendi konumunun değişim öyküsüydü.
Bugünün boyacısı yarının belki muhtemel ,bir müessesenin müdürü olarak karşımıza çıkabilir.

İnsanlar zor durumda kaldıkça bu öyküyü okumuşlarsa mutlaka o zor dönemlerinde "Gün ola harman ola"diyeceklerdir.
( Gün Ola Harman Ola başlıklı yazı M.Filizman tarafından 19.02.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.