Dünü gördüm solgundu görülmediği kadar
İçemediğim suyu içtim hiç içmediğim kadar
Çekmediğim acıyı çektim tarifi olmayandan
Bilemediğim yüzleri gördüm karanlık odamdan
Gördüğüm hayal değildi insafın yüzü sanırım
Kimlerin kısmeti kimlerin dili borç alırım
Güneşi gördüm üstünde bir tutam su
Yağmuru gördüm heybetinde koca sıcaklık
Parmak uçlarını seçtim nasırlı vesselam
Avuçlarımı açtım öylece duruyor binlerce kelam
Dünü gördüm aslında bugündü görülmediği kadar
Duymadığım sesleri işittim hiç duymadığım kadar
Dam üstünde çul seripte laflayan kadınlar
Tarla köşelerinde emeğinin karşılığını arayanlar
İzdivaç programlarıyla eş peşinde koşanlar
Dünden bugüne tarihe karışan gerçek sevdalar
Dünü gördüm hiç görmediğim kadar
Bugünü gördüm ipler asılmış idam
Sehpasına takılanlar takılı kalanlar
Sormayın soranlar hatırım sizedir
Görmedim ki gördüklerimi görenler nerdedir
Körler açmış gözünü geçmiş köprüyü
Mum aleviyle yanan koca birer yalandır
İbrahim der ki geçmişin izleri silinmesin
Gelecekte ne olacağımız bellimi