Tutunamayanlar,romanı yayınlandığı  zaman hayatta olan yazar eserinin ancak bir baskısını görebilir.Uzun yıllar ikinci baskısı yapılmaz.Ölümünden sonra ancak  ilgi görür.Tanpınar gibi.Bu konu edebiyat eleştirmenlerinin ilgi alanına girer.Neden bazı yazarlar kendi zamanlarını aşarda yıllar sonra anlaşılır.Zor bir konu.Şöylede düşünebiliriz;yaşadıkları dönemde ünlü olsalardı daha güzel eserler verebilirmiydiler?Belkide ünlü olmanın verdiği ağır bir yükle daha güzel eserler yazamazdılar.O zamanlar kendilerini sadece eserlerine verdikleri ve okunma endişeşi reyting (paylaşım oranı) o zamanlar icad olmadığı için böyle bir edişeleride yoktu.Tanpınar ve Atay çok faklı teknik kullanmışlardır.Olaylar sade değildir.İnsanın içi dünyasına derinden etkiler.


Cemil Meriç,Tanpınar eserleri için,"romanlarından eğer olayları çıkarırsak geriye deneme kalır" demişti.Konuşmalara ve olaylara az yer veren Tanpınar eserlerini okumak bu yüzden sıkıcı olabilir.şiirlerinde ki,öz anlatım romanlarında okuyucuyu uzun anlatımlarla sıkıyor.Sırdan roman kahramanlarını bile  eleştiri yetkisi veriyor.O nun hayatında elit bir hayat tarzı olması sıradan inanların içi dünyasını gözlemleme imkanı vermiyor.


Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar romanın için Türk edebiyatında ilk postmodern roman diyen eleştirmenlerde vardır.

Tutunayayanlar romanan'ından bir alıntı.Diğeri Ali Ural'a ait..İki yazı birbirine ne kadar çok benziyor;Atay diğer yazarlarıda etkilemiş.



"Kelimelerden önce de yalnızlık vardı.Ve kelimelerden sonra da var olmaya devam etti.Yalnızlık..kelimenin bittiği yerde başladığı,kelime söylemeden önce başladı.Kelimeler yalnızlığı unutturdu ve Yalnızlık kelimeyle birlikte yaşadı.,insanın içinde,kelimeler yalnızlığı anlattı ve yalnızlığın içinde eriyip kayboldu..Yalnız kelimeler acıyı dindirdi,ve kelimeler insanın aklına geldikçe,yalnızlık büyüdü,dayanılmaz oldu."

OĞUZ ATAY-TUTUNAMAYANLAR



'Her şey vardı ve hiçbir şeyin adı yoktu" diyerek başlayıp kelimelerini arayan kâinatı anlattınız. Sonunda da ‘Her şeyin adı var şimdi fakat hiçbir şey yok ortada.’ diyerek kaybettiğimiz değerleri sorguluyorsunuz. Bunu açıklar mısınız?
Kelimeler bağıştır. Allah’ın Âdem’e bağışı. Kelimeler rütbesidir insanın, ilâhidir çünkü. Fakat insan her şeyin adını bilse de hiçbir şeyi çağıramıyor. Çağırılamayan her şey varla yok arasında. Eşyanın hakikati bilinmeden kullanılan her kelime rütbesini söküyor insanın. Yücelecekken alçalıyor. Güç kazanacakken acze düşüyor.

Ali Ural


Tutunmayanların konusu ve anlatımı diğer romanlardan çok farklıdır.O nedenle hala ilkler arasındadır.Roman kahramanlarından Turgut ve Selim yazara geniş bir alan bırakmıştır.Konular bazen sırandan insani konular olurken diğer sayfalarda uzun uzun akademik konular işlenmekte.Türk tarihinin derinliklerine gidilmekte.Bazen bu konular da latifelerde vardır.Mesela "Türkler kiraz yemez"derken diğer bir anlatımda "Türkler bir tabakta beraber yemek yerler diye Türk kültüne ait örnekler vermekte.Orhun yazıtlarının bulunması o zamanın TBMM de gündeme geldiği kısımda kayda değer bilgiler vardı.

Tutunamayanları okurken  şunu hatırladım;birkaç eseri birden okuyan okuyucular bu eserde öyle yapamaz.Beni oku diyen bir eser.Tarih,insan,olaylar,insani olan herşeyin anlatıldığı sürükleyici eserin daha uzun bir süre gündemde kalması muhtemeldir.

( Tutunamayanlara Tutunmak başlıklı yazı M.Filizman tarafından 26.04.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu