güneş bu
doğuştan
becerikli
nisanda
yağmur damlası
biraz
oyalanıyor yaprakta
rüzgar
hafif eserikli
hadi
biraz daha sarılası
bir gözü
toprakta
halbuki neyine
yetsin
ben
eylülü severim oldum olası
biri ah
etsin
hazanda ineyim
son durakta
deniz bu
bir
bulunsa ufkuna ulaşan
mayısta köpük parçası
sırtını
sıvazlıyor çakılın
meltem bir
tek uğraşan
derdi malum
kum sancısı
sabrı ne
çok kıyının
bilmem
kaç asır geçsin
ben
eylülü isterim saklanası
biri dua
etsin
mesela
ortası olsun o ayın
başka
rengi varmış buğunun
o
hüzünlü bakışta dağılası
kirpiklere
varan bir aykırılık
elem
dolu kuğunun
nerdeyse
zerafeti kaybolası
yine dudağında kızıl farkındalık
tebessüme
usulca kapanası
önce lodos
essin ılık ılık
sonra
dersiniz altı üstü bir serçesin
sen
eylülü unutmazdın azrail çalası
biri
hani şöyle yemin etsin
vallahi
canına tak etmişti ayrılık