Bende her şey ben 3 yaşındayken başlıyor.. 3 Yaşındayken annem çalıştığı için beni yuvaya vermiş doğal olarak.. Hani ablamlar falan da küçükmüş ozaman. Yuvadan bir tane arkadaşım varmış ‘Melek’.. Benim ilk arkadaşım oydu zaten. İşte onla tanışmışım. Her şey güzel gitti beraber yuvayı bitirdik ilk okula başladık ilk okulu bitirdik. Liseye geldik.. Tabi belli bir yaşa geldik ’14’ en çok kanımızın kaynadığı dönemler. Hani o dönemlerde ben arkadaşlıktan öte Meleğe aşık olmaya başladım. Ve hani 3 yaşından beri arkadaşım ve 14 yaşındayım az bir süre değil, ne tepki alacağımı da zaten bilmiyorum, onu kaybetmekten o kadar çok korkuyorum ki söyleyemiyorum. Normal de arkadaş gibi devam ediyorduk, sonra lise birin ikinci döneminde, bir gün bana yazdı.. Bir çocuk gördüm çok yakışıklı diye. Tabi kaldım böyle bir şey diyemedim falan ama düşündüm böyle bir şeyi bana söyleyebildiğinden bana karşı bir şey hissetmiyor ve onun mutlu olması gerekiyor. Onlara destek oldum, aralarını nerdeyse ben yapar gibi oldum. İstemeye istemeye.. Sürekli ortamında bulunmam gerekti.. Sonra bir yıl devam ettiler. O bir yılda tabi ben ister istemez uzaklaştım.. Çünkü onlar bir çifti ve benim onların arasında yerim yoktu.. Çünkü ben Meleği seviyordum ve onun sevgilisi vardı bir yıl olmuştu ve mutluydu.. Sonra bir şey oldu çocuk Meleğe vurdu, kavga ettiler ve ben yanındaydım. Tabi ben çıldırdım, çocuğun üzerine atladım çocuğun ağzını burnunu kırdım. Yani hastanelik ettim en son kıştı ve ayağımda ki botla kafasını eziyordum. Öyle bir gözüm döndü benim.. Baya bir uğraştık falan, sonra Melek benle bu olay yüzünden beş ay konuşmadı. Ne olursa olsun öyle bir şey yapmaman gerekiyordu kendini yakacaktın diye. O beş ayda benim için önemli geçti. Sonra ben o beş ayın sonunda dayanamadım ve Meleği aldım karşıma. Zaten ailelerimiz görüştüğü için kapıyı çaldım evine girdim, zaten istediğim zaman da girebiliyordum. Odasına geçebilir miyiz bir şey konuşacam dedim tabi dedi ve odasına  gittim. Sonra ona her şeyi üç yaşından beri onda dikkat ettiğim her şeyi oturdum takır takır anlattım. Çok şaşırdı. Beklediğimin tersine bir tepki verdi. Niye daha önce söylemedin dedi ve o an beni çok mutlu etti. İlişkiye başladık, o kadar mutluyduk ki tahmin bile edemezsiniz. Her şey bir ilişkide olabilecek her şey dört dörtlük vardı çünkü aileler birbirini tanıyor, herkes üç yaşında beri bizi biliyor falan. Hani annesi babası beni damadım diye severdi o dereceydi. Sende iyisini mi bulacağız her şeyini biliyoruz hiçbir kötü şeyin yok falan diyorlardı bana. Sonra bundan tam altı yıl önce.. 1 Aralık 2010 Asla unutmam. Meleğin doğum günü.. Hastaydı, on sekizine girecekti. Hastaydı.. Tabi ben durur muyum. Yüzük almıştım. Hani artık on sekizine de girdi diye takalım artık. Evlenme teklifi edecektim. Sonra telefonunu aradım. Napıyorsun hayatım diye, çok hastayım yatıyorum dedi. Seni görmek istiyorum dedim bugün doğum günün, bir saatte olsa seni görmek istiyorum dedim, geliyim mi size dedim. Bize gelme ev çok kalabalık dedi, dışarı çıkmaya çalışırım annem izin vermiyor ama sen belki ararsan izin verirler dedi. Tamam ozaman dedim aradım. İşte en azından bir saat bile olsa görmeme izin verin ev kalabalıkmış sizi rahatsız etmek istemiyorum falan dedim.  İyi ozaman dedi benim gönül koymam üzerine izin verdiler. Bakırköy de buluşacaktık, ben Bakırköy meydan da bekliyordum. Hazırlandı minibüse bindi. Gelirken bindiği otobüse belediye otobüsü çarptı… Bir kişi hayatını kaybetti… Oda Melekti, ve hani direk ölmedi. Haber geldiğin de bana hastaneye Bakırköy Acıbadem’e kaldırıyorlardı. Ben tabi Bakırköy meydandan oraya nasıl koştuğumu hatırlamıyorum bile.. Ben gittiğim de ambulans daha gelmemişti, ve sonra getirdiler halen nefes alıyordu. Sedyeyle götürürlerken bende yanındaydım ve bana söylediği son şey. Ne olursa olsun seni her zaman çok sevdim ve senden tek bir şey istiyorum, Sakın üzülme hayat çok güzel dedi… Bana söz ver dedi… Bende söz dedim… Son sözleri oldu,  hayat güzel dedi ve son sözleri bu oldu.. Söylediği son sözlerini koluma dövme yaptırdım……

( Kaybettim başlıklı yazı Çaresiz tarafından 10.09.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.