''Anne Şenay Güleç
kapısına gelip bağıran oğluna kızıp ayağında ki lastik terliği fırlatmış.
Terlik isabet bile etmemiş. Ama sayın Savcı terliği silah sayıp anne hakkında
2.5 yıla kadar hapis cezası istemiş.''BASINDAN
Burası Türkiye, burada her şey olur ya da her şeyi oluruna mı bırakmak gerekir
diye mi başlamalıydım acaba cümleye, bilemedim? Tabi ki her türlü terlik
aslında annelerimiz tarafından kullanılan ağır silahlar sınıfına girmektedir.
Adı üstünde, ağır silah işte. Ağır silah oldu mu, bu da resmen bir terör
eylemidir, ağır silah terlik ile yapılan. O zaman o terliği kullanan ve de
oğluna küsüp de kıllanan anneye ağırlaştırılmış müebbet vermek gerekmez mi?
Terlik terliktir ayrıca, ağır terlik ağır silah, hafif terlik hafif silah diye
de düşünülmemeli verdiği tahribata bakmalı...
Terlikten terliğe de fark var tabi ki. Ağırlığı çok olan, oturaklı terlik var,
ağırlığı az olan, hafif meşrep terlik de var. Çok hızlı fırlatıldığı zaman
evlatlar üzerinde çok tahribat yapar bu silah. Çok tahribat yaptığı zamanda
hafifletici sebepler ortadan kalkar. Burada şu önemli konuya da dikkatinizi
çekmek isterim. Bu durumda en çok mağdur olacak kesimde terlik satıcıları ve
terlik üreticileri olacaktır. Resmen teröre sebep olan korkunç bir silah
pazarlamaktadırlar. Hemen, derhal, hiç vakit kaybetmeden, tüm terlik
üreticilerinin, ayakkabı veya çanta, cüzdan üretimine yönelmeleri için bir
komisyon kurulmalı ve ellerinde ki terlikler diğer terör örgütlerinin eline
geçmeden bir şekilde ortadan kaldırılmalı cihetine gidilmelidir...
Tarihte terlik ile gerçekleştirilen terör olaylarına gelecek olursak MÖ 4.yy.
yani milattan önce dördüncü yüz yılda Hurufukanlar devrinde, o zaman ki
Hurufukan Kralının annesi de oğluna kızdığı bir gün, geyik derisinden yapılma
bir terliği oğluna fırlatmış olup, oğlunun eğilmesi ile terlik baş vezirin
kafasına gelmiş ve vezir hemen bayılmıştır. Daha sonra baş veziri ayıltmak için
bir sürü çaba sarf edilmiş olup o zaman henüz saat icat edilmediğinden, kaç
saatte ayıltıldığı da vak'anüvisler tarafından kayıtlara geçmemiştir.
Nasıl ki nükleer silahların kullanılması uluslararası antlaşmalar ile
yasaklanmışsa. Bu tür terlik fırlatma hareketlerinin de terliğinde silah olarak
kullanılmaktan çıkartılması için, eğer gerekiyorsa uluslar arası antlaşmalar imzalanabilir.
Birleşmiş Milletlerin bu konuya çözüm bulması için acilen toplantıya çağrılması
ve Güvenlik Konseyinde de görüşüldükten sonra Birleşmiş Milletlere üye bütün
ülkelere çağrı yapılıp bu antlaşmaya imza koymalarının hayati bir önem arz
ettiği münasip bir lisan ile anlatılmalıdır.
Terlik ile saldırıya maruz kalan kişilerin dikkat etmesi gereken en önemli konu
da çok çevik ve hızlı olmalarıdır. O neden ile anne tarafından fırlatılan
terliği gördüğünüzde sağa sola veya geriye hızla eğilerek bu saldırı bir
şekilde bertaraf edilebilir. Ayrıca terlik terörü sonunda ortaya bir aile
faciası da çıkacaktır büyük bir olasılık ile... Öyle durumlarda ise
psikologlardan ve sosyologlardan da yardım alınabilecektir. Türk Ceza Kanununa
derhal bir madde eklenerek terlik ile suç işlemeye yeltenenlere caydırıcı bir
ceza getirilmeli ve annelik vasıfları geçici olarak bile olsa bir müddet
ellerinden alınmalıdır. Daha sonra yemin ettirilerek bir şekilde ''Vallahi de
billahi ne oğluma ne kızıma bundan sonra terlik ve benzeri şeyler
fırlatmayacağıma namusum ve şerefim üzerine ant içerim.'' dedirtilerek
denetimli serbestlik sağlanabilir.
Anne sende mi bana kızdın bu yazıyı yazdım diye? Ahan da ayağında da en sevdiği
terlikleri var. Kaç Ahmet kaç kim tutar seni? Tutabilene aşk olsun... Ahhhh
kafam yine ıskalamadı yahu. Aşk olsun bir kerede denk getiremesen ne olur sanki
şu terliği kafama be anne...