Sensiz bir gemi okyanusun sonsuzluğunda ilerliyor… ne hatıralarımdan bir görüntü, ne kara, ne de canlılar var.  İnsanlar doldurmuş güverteyi, arkadaşları, sevdikleri yanında, her dalganın kıvrımında başka bir hatırayı konuşuyor ve paylaşıyorlar. Kim bilir ile başlayan anımsamalar, gökten yağan kar tanelerine karışıyor, o kar taneleri suya dokundukça hemen eriyor ve suyun bir parçası oluyor. içimden tebessüm ederek, özüne dönüyor diyorum, kar tanesinin hasreti bitiyor kısa sürede, ne güzel! 


Bu hasret gezintisi, her asrın insanının başına geliyor bir şekilde. Ya savaş içinde vatanını korumak adına, ya da rızık peşinde bir şeyler kazanabilir miyim diyerek! Ulvi amacı ise sevdiklerimiz mutlu olsun, onalara güzel br geleceği tesis edelim diye! Gitmek var, belki dönmek yok… İşte umut denilen şey bu, hasretin bir parçası… Savaşta esir düşüpte, zindanların içinde zamanın hesabını yapmaya benziyor bu, umudun içinde katlanılan bir hesaplama, yani hasretin içinde bir nevi mühendislikte var.  


Hasret, yaşam kültürümüze de girmiştir. Kişi gurbet bildiği yerde, Sılasını, sevdiklerini özlemiştir. Gurbet hakkında ne şarkılar, ezgiler, maniler yazılmıştır. Her beytinde, acılar, ağıtlar, özlemler, dualar sıralanmıştır. Biz şairlerin tükenmez ilham kaynağı olmuştur. Yanmışızdır, okundukça alkışlanmışız, bizim hislerimiz demişizdir. Hani demişisizdir asker olduğumuz da, “Gel tezkere gel…” Hani mecnun çöllere düşmüş, “Neredesin Leyla!“ … Her sonda, Ah vuslat demişiz, bağırdığımızı sevdiğimizden başka herkes duymuştur.


Bu dünyada yaşamak da bir nevi öbür dünyaya dönüş için bir hasret değil mi? Cennet hayali ile yola çıkan biz insanlar, o cennetin içinde Aşık olduğumuz Allah’a kavuşmak için bir ömür yolculuğa katlanırız. “O”na verdiğimiz sözleri asla unutmayız. Ne olursa olsun, neyle karşılaşırsak karşılaşalım, “O” sevgilinin sözleri kulaklarımızda çınlar. Neyi yaşamak istersek, “O”nun etkisi her saniyemizde kalbimizde yer alır. Kavuşacağımız gün adına, çalışarak kazançlarımızı biriktirir, o birikimleri sılamızda sonsuza kadar paylaşmayı hayal ederiz. Hasret hep vardır. Aşkımızdan ayrı kalmış, o okyanusa açılmış, hasretle hep bir hedefe, hep bir birikimin içinde gider dururuz. En son vardığımız yerde, hasret biter, ailemiz bizi karşılar, ölümle hasret biter, Allah bizi yanına davet eder, gideriz doğduğumuz yerlere, her kişi gördüğümüz, tanıdığımız kişilerdir. Hepsi de sorar, Seni hep özledik, nerede kaldın derler. Geçmişi, iyiyse iyi şekliyle, kötüyse kötülükten özürle bahsederek, helalleşiriz… Artık hasret biter ve hiç bir şey olmamış gibi yaşamaya devam ederiz, sevdiklerimizle! Artık hapishanelerin duvarları yıkılmış,  yolculuklar birmiş, rızkımız gani gani önümüze yığılmış… Sılamıza dönmüş hasret bitmiştir.


Gerçi günümüzde görüntülü cep telefonu, internette görüntülü sohbet odaları olsada, gerçek ortamda birlikte olmayınca, konuşulan yangının külleri gibi uçup gidiyor… Sevene, sevilene bu doyurucu olmuyor asla… Bunun yanında sanal erişimin mümkün olmadığı ve hala çok pahalı olduğu yerler de var. Paraya muhtaç insanlar hala, bu sanal medya ortamını çokça kullanamıyorlar da… 


Hasret uzun ya da kısa, insana has bir yaşam biçimi. Kimse bunu yaşamadan kurtulamıyor. Hep özveri, sevdiklerimiz için. Duyguların evrimi, göz yaşlarının erimi hep aynı… gözler değişiyor, eller ve eller içindeki çizgiler değişiyor, hasret hep yanı! Hep bekliyoruz, gelecek ya sonsuz mutluluk… Allah’a aşık olanlara ne müjdeli bir bekleyiş değil mi? o hasretin sonu sonsuz bir mutluluk… Ya sabır! O hasret bittiğinde, sevdiğime kavuşurum, O benden razı olur inşaallah! Ümit etmekten başka ne yapabilirim ki… Benim için gurbette yolculuk hala devam ediyor!


Saffet KURAMAZ

( Sıla Hasreti Çekmek başlıklı yazı safdeha tarafından 1.01.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.