Online Üye
Online Ziyaretçi
Bazı anlar vardır zorunlu sükut için,
Konuşmak istersin, sözler dilde düğüm.
Ortada bir köprü, iki ayrı ucunda muhabbet,
Söz dilde mahkum, gönülde muhabbet…
Gönülde bir yanardağ, öfkesi göklerde,
Bulutlarda gri küller, kar gibi yağar
eteklerine.
Dudaklar, hafiften kurumuş pelit ağacının
kabuklarına benzer,
Kuru kışın habersiz geldiği mazlum
dudaklar…
Sabırdan çatlayacak taşın tedirginliği,
Korkunun duvar ördüğü sevda toprakları.
Uzak diyarlardan, gönül koymuş memleket
sevdası,
Sevdanın çöle nazır sabır ile gelecek
bereketli toprakları…
Ah zalım sevdanın yıkıntı dünyası,
Hak ışığının gölgesinde saklanan gönüller.
Muhakkakki gönüller heder oldu bu yolda,
Muvaffaka erenler ise dua ile sevilendi…
Nisan 2017