SAYIN SUBAŞI KARDEŞİME BİR SORU
Ahmet AYAZ
Gaziantep Güneş Gazetesi 27 Nisan 2017-04-27
…………………………………………………..
Şimdi Sayın Yusuf Subaşı Kardeşime burada bir soru soracağım. Önce meseleden kendisini haberdar etmem gerekiyor. Biz de, çok eski bir gelenek vardı. Çayhanede
ve kahvehanede otururken, birisi çok
konuşunca biz gözlerine bakmadan ne diyeceğimizi bilir, hemen çay ve ya kahve
ikramında bulunurdu. Kendisini dinleyenlere. Şimdi biz bu geleneği unutmuştuk.
Fakat Mehmet Kara Kardeşimin mekanında otururken, bize Mehmet Beşlioğlu hocamız
yeniden hatırlattı. Ve yüzünü bana çevirerek, “Keşke şimdi bir kahvehanede
olaydık. Çok konuşandan çay isterdik” Dedi. O
gün orada bir konu anlatıyordum. Bu vesile ile de, çok konuşunda bendim.
Bazı camii imamlarımız kendilerini camii
de mi sanıyorlar bilmem. Ağızlarını
açınca susmak bilmiyorlar. Hocalar çok konuşuyor desem yanlış olur. Çünkü
bizim köyümüzde Ömer İnci Hocam var,
Mehmet Özkan (Mamuş) Hocam var. Rahmetli
Zekeriya Erçin Hocamız vardı. Bunlar lüzumsuz yere, hiç de çok konuşmazlar. Şimdi Yusuf Subaşı Hocama
şunu sormak istiyorum. Çok konuşan hocalarımızda bu usule tabii mi? Değil mi.?
Neden Yusuf Subaşından soruyorum. Subaşının hamuru Barak Kültürü ile
yoğrulmuştur. Geleneğimizi, göreneğimizi iyi bilir. Ayrıca İlahiyet
Fakültesinden mezun. Benim iki kızımın din dersi öğretmeni idi. Böyle şeyleri
iyi bilir. Başka hocalara sorsam, belki de, bu fetva ücrete tabii derler.
Elbette, bende camii hocaları ile çok oturup
kalktım. Kendilerinden Allah razı olsun. Böyle şeyler için para vermeyi sevmem. Eğer Yusuf Hocam, hocalar da bu
geleneğe tabidir derlerse, bundan sonra onların cemiyetine oturup, bu
geleneği de onlara hatırlatacağım. Hiç olmaz sa, çayımız, kahvemiz
ücretsiz olur.
Saygıdeğer okurlarım; Beni
unutmayın, sohbet köşemde sizler ile yine buluşalım. En güzel ve mutluluk
dolu günler, hep ve hepimizin olsun
diyorum. Hoşça ve dostça kalınız.