Benim lafım eşkere(*) kimseden esirgemem,
Edebimden susarım, kırıcı şeyler demem.
On düşünür bir söyler, sözümü geri yemem.
Sanmayın ki suskunum, kıl dolaşmaz dilime,
Ucca ucca(*) yürürüm, dimdirek(*) menzilime.
Herkes ne derse desin, vız gelir tırıs gider, (*)
Kimseye bir şey olmaz, eden kendine eder.
En samimi olduğun sana düşmanlık güder,
Gün gelir dosttan değil, sen senden de geçersin,
Büvelek(*)tutmuş gibi fellik fellik(*) kaçarsın.
Fırıştak(*) gibi döner yıldız gibi sönersin,
Azıcık zora gelsen kuytulara sinersin.
Ne kadar dirensen de tekrar O’na dönersin.
Hiç kelerip(*)bozarma(*), O her şeyin asıdır,
Kim sözünü yemezse o insanın hasıdır.
Başköşeye ekişmiş(*) büyük küçük fark etmez
İnat eder yanlıştan, doğru yola çark etmez
Uluorta dolanır bir kenara park etmez.
Yeter artık firen yap, yol ver gitsin yayaya
Yoksa sende şaşarsın, toslayınca kayaya.
Yaşım kemale erdi, densizlik(*)yapmam artık,
Hayattan çok ders aldım özümden kopmam artık.
Hak bildiğim yolumdan ölsem de sapmam artık.
Yanlış temel üstüne, düzgün bina kurulmaz,
Tükenmeyen bir azmin önünde de durulmaz.
Mahir çabuk pes edip kolay çelme taktırma,
Gönüllerde kurduğun sarayını yıktırma,
Eşe dosta ardından öfke ile baktırma.
Dingil dingil(*)hoplamak debelenmek(*) boşuna,
Ecel er geç alt eder, gitmese de hoşuna.
Mahir Başpınar
Eşkere: Açık, Belli, Meydanda, uluorta, meydanda
Ucca Ucca: Yavaş Yavaş
Dimdirek: Yurdun birçok yöresinde kullanılan dümdüz, dosdoğru, anlamında kullanılan pekiştirme sıfatı.
Vız gelir tırıs gider: Umurumda değil, kaale bile almam anlamında. Önemsenmeyen, insanın üzerinde hiçbir etki bırakmayan, etkisi olmayan, basite alınan şeyler için kullanılan söz.
Büvelek tutmak: Sığırın büvelek tarafından ısırılarak rahatsız edilmesi. Telaşlanmak, sağa sola koşuşturmak.
Fellik fellik: telaşla ve koşarak hareket etmeyi ve çok kere bu şekilde aramayı anlatmak için kullanılır. Aramanın heyecan içinde hızlıca yapılan çeşididir.
Fırıştak: Bazı yörelerde “Topaç”a verilen ad. Dönen anlamında.
Kelermiş: Rengi atmış, solmuş
Bozarmak: Utanarak renkten renge girmek, kimi duyguların etkisiyle yüz renginin değişmesi."Pot kırdığını anlayıp ne yapacağını şaşırmak”
Ekişmek: oturduğu yerden kalkmamak, sinmek, işi başkasına bırakmak
Densizlik: Yakışıksız ve saygısızca davranmak
Debelenmek: Tepinmek, çırpınmak, kımıldamak, hareket etmek...
Dingildemek: yerinde duramamak, sürekli hareket etmek… Kımıldamak.