SELAM OLSUN!
Gece,
günün özlemiyle
Kara
kara düşünür
Mavi düşler
kurar sırlı karanlığında
Gündüz,
gecenin hasretiyle yanar
Sabahına
doğan aşk güneşiyle
Ay,
hayran hayran
Mehtaba
çıkan âşıkların
Mutluluğuyla
mutlu olur
Güneşin
aşkıyla yanan denizin acısı
Buhar
olur yükselir buluta sığınır
Taşıyamaz
bu hicranı yüreğinde
İçini
boşaltıverir bulut
Rahmet
olur yağar arza
Toprak
şenlenir kavuşunca sevgiyle
Filizlenir
aşkın meyveleri
Hayat
verir
O, çok
kıymetli emaneti taşıyan bedenlere
Melekler
okşar çiçekleri
Seherde
ellerini açmış duadaki dost yüreklere
Dokunuverir
Allah’ın sırrı
Ürpertir
huşu ile titretir elde olmadan
Yaprakların
yüzlerini yıkar
Çiğ
damlaları her sabah
Seherin
uykulu sessizliğinde
Rüzgâr
şiir söyler yapraklara
Kuşların
fon müziği eşliğinde
Oksijeni
alır götürür yapraklardan
Ciğerlerine
nefes olur hayatın
Yüreklerin
hüznünü alan yıldızlar
Elveda
derken geceye
Mavi
yorganlarını çekerler üstlerine
Kararıncaya
kadar tekrar gökyüzü
Gün mü
geceyi takip eder?
Yoksa
gece mi gündüzü?
Ama ne
fark eder ki
Gece
güne âşık
Gün
geceye sevdalı
İkisi
de hem âşık hem de maşuktur
Kavuşamazlar
bir türlü
Allah’ın
sünnetüllahı gereği
Kıyamete
kadar
Tekerrür
eder aşkla bu ilâhî döngü
Günaydın
derken tan yeni güne
Hoşça
kal der gurup biten geceye
Selam
olsun, selam olsun!
Mutluluğu
yüreklere taşıyan
Sevgi
sözcüğü sırlı o iki heceye!
18-04-2013
Şair, Burhan AKSU