Online Üye
5658
Online Ziyaretçi
23
o gün güz havasına sarmıştın
soramadık bu kaçışı
bitaptın nerdeyse bir asırlık
elin dizine düşmüş
o yana bir süre dalmıştın
ne varsa niyazında
diline usulca çökmüş
koca bir Allaha ısmarladık
nerden bilirdik ki bu kara kışı
hani kısacık bir zamanda
kardelendin güya nasıl aldandık
Aşkı eylül gizemi sanmıştın
görmesek sarıya vuran saçışı
tepeden ucuna bin sırlık
bir ayaz ki ruhun üşümüş
omzuna nasıl bir yük almıştın
işi bitmişti sanki bu hazanda
çayın her deminden dökülmüş
sanki üçümüz de yanmıştık
yan masada duymadın sessiz haykırışı
nasıl tuhaflık varsa ince belli nazında
eski bir rüzgarmış dedik öylece kaldık