Yemeğe döker gibi
Eğlencemin üstünü
Tuzladım…
Tadı çorak
Çöl gibi kurak
Zevk vermekten
Irak…
Yanar gibi bulut yansımaları
Vakit ikindi!
Karamsarım…
Latin müziğiyle dans eden dilberler!
Tene,
Dalgalar vurdukça
Tuzlanır
Birer birer…
Ben yaşasamda mahşeri
Onlar da doyumsuz gençlik ateşi
Sergilenir!
Tuzlandıkça
Düğün dernek devam eder…
Gözlerimde deniz mavisi yaş
Aynı günah
Ya Hu! Bu kader mi?
Yok, tek telaş
Tuzda fayda etmez!
Erir gibi buz
Sağlam basar yere ayak!
Mağrur,
Dimdik baş…
Eğer müzik varsa
Ha kumsal ha çöl
Fark etmez yer!
Mecnun yerine dilberler
Kükrerler…
Sen en iyisi duş al
Dökülsün tuz
Teninden…
Gözünü kapatıp
Matem tutar gibi
Olmuyor gez, gez!
Vaz geçiremiyorsun
Eğlenceden…
Bu sevdadan,
Haklıyım iddiasından,
Vazgeç!
…
Ya öleceksin
Ya güleceksin
Anla artık
Elde ki malzeme bu
İç üstüne
Soğuk su…
…
Müziksiz yaşayamam diyor
Yeni yetmeler
Üstünde ne varsa soyuyor
Görünüyor dövmeler!
Sen uğraş dur tuzlamaya
Yiyor işte
Pişirip, pişirip aynı bazlamayı
Kalıntıları görünüyor
Sırıtırken
Dişte!
Sanki eğlenmek için yaratılmışlar
Üstünde dolaşsın diye sinekler…
Aşk olmuş adı
Masumane!
Bir de vesile etmiyorlar mı?
Elde çiçekler…
Eğer hastalık varsa
Acı, savaş, ölüm yarsa
Eğlenmek mi?
Ya gazap nehri taşarsa!
İş bittikten sonra reçete aramak
Sonra kader demek
Doğru mu?
Sen en iyisi
Beni
Örnek al
Ve
Eğlencene tuz kat!
Yandıkça anla ki
Kolay değil geçmek sırat…
Aklından çıkarma seni yaratan Allah var
Gün gelir hesap da sorar!
Saffet Kuramaz