DUA;
Her hangi işimizde Allah’ı yardıma
çağırmaktır, davet etmektir.
Peygamber Efendimiz s.a.v. hadisi
şeriflerinde şöyle buyuruyorlar:
“ Allah bir kula icabet etmek
istediğinde ona dua etme iznini verir. “
“ Aziz ve Celal olan Allah’a yeryüzünde en
sevimli amel duadır..”
“ İbadet, dua eden mü’minin ruhunun yükselerek Allah’a ulaşmasıdır.” Tirmizi, Davat. 112
“ Dua mü’minin silahı, dinin direği,
göklerin ve yerin nurudur.”
“ Dua rahmetin anahtarı ve
karanlığın meşalesidir.”
25/FURKÂN-77:
Kul mâ ya’beu bikum rabbî lev lâ duâukum, fe kad kezzebtum fe sevfe yekûnu
lizâmâ(lizâmen). (Onlara): “Rabbim, dualarınız
olmasa size değer vermez. Oysa siz yalanlamıştınız. Fakat (azap) kaçınılmaz
olacak.” de.
Dua kalbinizden tam bir tevekkülle
olursa Rabbim o duaya mutlaka icabet eder.
2/BAKARA-186:
Ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb(karîbun) ucîbu da’veted dâi izâ deâni,
fel yestecîbû lî vel yu’minû bî leallehum yerşudûn(yerşudûne). Ve kullarım
sana, Benden sorduğu zaman, muhakkak ki Ben, (onlara) yakınım. Bana dua
edilince, dua edenin duasına (davetine) icabet ederim. O halde onlar da Bana
(Benim davetime) icabet etsinler ve Bana âmenû olsunlar (Bana ulaşmayı
dilesinler). Umulur ki böylece onlar irşada ulaşırlar (irşad olurlar).
Allahüteala’da bizleri kendi zatına
davet etmekte ve bizim de bu davete icabet etmemizi istemektedir.
10/YÛNUS-25:
Vallâhu yed'û ilâ dâris selâm(selâmi), ve yehdî men yeşâu ilâ sırâtin
mustekîm(mustekîmin). Ve Allah, teslim (selâm)
yurduna davet eder ve (teslim yurduna, Zat'ına ulaştırmayı) dilediği kimseyi,
Sıratı Mustakîm'e ulaştırır.
Kim ona dua eder ve Ruhunu ölmeden
ona ulaştırmayı dilerse, Allah onu rahmetinin ve fazlının içine koyarak
kendisine ulaştıran yola hidayet eder, (ulaştırır.)
4/NİSÂ-175:
Fe emmellezîne âmenû billâhi va’tesamû bihî fe se yudhıluhum fî rahmetin minhu
ve fadlın ve yehdîhim ileyhi sırâtan mustekîmâ (mustekîmen). Böylece
Allah'a âmenû olanları (ölmeden önce ruhunu Allah'a ulaştırmayı dileyenleri) ve
O'na (Allah'a) sarılanları ise, (Allah) Kendinden bir rahmetin ve fazlın içine
koyacak ve onları, Kendisine ulaştıran "Sıratı Mustakîm"e hidayet
edecektir (ulaştıracaktır).
Bu bana yönlendirilmiş yoldur diyor
Allahüteala.
15/HİCR-41:
Kâle hâzâ sırâtun aleyye mustekîm(mustekîmun).
Allahû Tealâ şöyle buyurdu: “İşte bu, Bana yönlendirilmiş (Bana
ulaştıran) yoldur.”
Bu yol Allah’a ulaştıran yoldur..
6/EN'ÂM-126:
Ve hâzâ sırâtu rabbike mustekîm(mustekîmen), kad fassalnâl âyâti li kavmin
yezzekkerûn(yezzekkerûne). Ve
bu, senin Rabbine istikametlenmiş (yönlendirilmiş) yoldur (Allah'a götüren
yoldur). Tezekkür eden bir kavim için âyetleri ayrı ayrı açıkladık.
Allah razı
olsun.
Burhan AKSU