•Bayrak bir ulusun bağımsızlık sembolüdür. Düşmanın da olsa, saygı duymak gerekir. (1922)
• Tam bağımsızlık, ancak ekonomik bağımsızlıkla mümkündür. (1922)
• Biz bağımsızlık istiyoruz dediğimiz zaman, tam bağımsızlık istediğimizi herkesin anlaması gerekir. (1923)
• Bu günkü çabamızın amacı, tam bağımsızlıktır. Bağımsızlığın tamamı ise ancak ekonomik bağımsızlık ile mümkündür. Bir devletin maliyesi bağımsız olmayınca, o devletin bütün yaşamsal kuruluşlarında bağımsızlık felç olmuştur. Çünkü devletin her organı, ancak parasal (mali) kuvvet ile yaşar. Mart 1922 TBMM.
• Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.
• Ben yapabilmek için mutlaka özgür bir ulusun çocuğu kalmalıyım. O halde, ya özgürlük ya ölüm!
• Ne kadar zengin ve gelişmiş olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık karşısında uşak olmak katından yüksek bir işleme uygun sayılamaz.
• Türkiye halkı asırlardan beri hür ve bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı hayatın şartı kabul etmiş bir ulusun kahraman çocuklarıdır. Bu ulus bağımlı yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır. ( 1922, İzmit) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 38) 18.02.1922 Claude Farrere ile Çay Ziyafetinde.
• Tam bağımsızlık ancak ekonomik bağımsızlık ile mümkündür. (1922, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. I, Ankara, 1997, s. 243)
• Bu millet, ekonomik bağımsızlığını elde ederse o kadar kuvvetli temel üzerinde yerleşmiş ve ilerlemeye başlamış olacaktır ve artık bunu yerinden kımıldatmak mümkün olmayacaktır. İşte düşmanlarımızın, hakiki düşmanlarımızın bir türlü rıza göstermedikleri budur. (1923, İzmir) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 114)
• Ulusumun bağımsızlığı yolunda canımı vermek, benim için vicdan ve namus borcu olsun(1923) (Mustafa Kemal’den Atatürk’e, Kültür Bakanlığı Yayını Cilt I, s. 158)
• Temel ilke, Türk ulusunun haysiyetli ve onurlu bir ulus olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla gerçekleştirilebilir. Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık dünyası karşısında uşak olmak katından yüksek bir işleme yaraşmaz…
• Ulusal savaşımı yapan doğrudan doğruya ulusun kendisidir, ulusun evlâtlarıdır. Ulus analarıyla, babalarıyla, bacılarıyla mücadeleyi kendisine ülkü edindi.
• Ulusal savaşımda kişisel hırs değil, ulusal ülkü, ulusal onur gerçek sebep olmuştur. 14.101925, İzmir Kız Öğretmen Okulunda Bir Konuşma.
• Bir ulusun ruhu esir alınmadıkça, bir ulusun azim ve iradesi kırılmadıkça o ulusa hâkim olmanın olanağı yoktur. Oysa, asırların yarattığı ulusal bir ruha, kuvvetli ve daimî bir ulusal iradeye hiçbir kuvvet karşı koyamaz. 01.09.1924.
• Ulusal varlığını devam ettirmek için, kişileri arasında düşündüğü ortak bağ, asırlardan beri gelen şekil ve mahiyetini değiştirmiş, yani ulus, dini ve mezhebî bağlar yerine, Türk milliyeti bağı ile kişilerini toplamıştır. 1925, Ankara Hukuk Okulu Açılışı.
• Biz doğrudan doğruya milliyetçi ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk topluluğudur. Bu topluluğun kişileri ne kadar Türk kültürüyle dolu olursa o topluluğa dayanan cumhuriyet de kuvvetli olur. 26.04.1926, Türk Ocakları Delegelerine.
• Milli ülküye tam bir iman ve onun gereklerini tereddütsüz yerine getirmenin neticesi elbette başarıdır. (1931)
• Seneler geçtikçe, millî ideal verimleri, güvenle çalışmada, ilerleme hevesinde, millî birlik ve millî irade şeklinde, daha iyi gözlere çarpmaktadır. Bu, bizim için çok önemlidir; çünkü biz, esasen millî varlığımızın temelini, millî şuurda ve millî birlikte görmekteyiz. (1936)
• Geldikleri gibi giderler!
• Özgürlük olmayan bir ülkede ölüm ve çöküş vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası özgürlüktür. 1906, Vatan ve Hürriyet Cemiyetinin Selanik Şubesini Kurarken.
• Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin ve büyük atalarım en kıymetli mirasından olan bağımsızlık aşkı ile yaratılmış bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevi, özel ve resmi hayatımın her safhasını tanıyanlarca bu aşkım bilinmektedir. Bence bir millette şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın var olması ve devam etmesi, mutlak o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla mümkündür. Ben şahsen bu saydığım niteliklere çok önem veririm ve bu niteliklerin kendimde varlığını iddia edebilmek için, milletimin de aynı nitelikler ile donanmış olmasını şart ve esas bilirim…22.04.1921,Hakimiyet-i Milliye Gazetesi.
• Eğer bazen ihtiyatkar hareket ediyorsak, aşırı ölçüde şüpheli davranıyorsak, bize çok pahalıya mal olan hürriyetimizi kaybetmek hususundaki korkumuzdandır. Bu hürriyetin bir küçük kısmını sakatlamaktansa, hepsini birden kaybetmeyi yeğlerim. 29.10.1923, Fransız Muhabiri Maurice Pernot’ya Demeç.
• Biz Türkler tarih boyunca özgürlük ve bağımsızlığa örnek olmuş bir ulusuz.
• Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. (1921, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. III, s. 31)
• Bence bir ulusta şerefin, onurun, namusun ve insanlığın varolması ve devam etmesi, mutlak o ulusun özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla mümkündür. (1921, Ankara) (Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 31)
• Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. (1921, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. III, Ankara, 1997, s. 31)
• Bence bir ulusta şerefin, onurun, namusun ve insanlığın var olması ve devam etmesi, mutlak o ulusun özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla mümkündür. (1921, Ankara) (Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt III, s. 31)
• Korku üzerine egemenlik kurulamaz. Toplara dayanan egemenlik sürekli olmaz. Böyle bir egemenlik ve hatta diktatörlük, ancak ihtilal ortamında geçici bir zaman için gerekir.
30. 11. 1929, Vossische Zeitung Muhabirine Demeç
• Egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur. (1923, İzmit) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 62)
• Egemenlik verilmez, alınır.
• Egemenlik hiçbir sebep ve şekilde terk ve iade edilemez, emanet edilemez! (Atatürkçülük, Atatürk’ün Görüş ve Direktifleri, Birinci Kitap, s.5)
• Kesinlikle tekrar ederim ki ulusun egemenliği sonsuzdur. 19.01.1923, Anadolu Ajansı.
• Ulusal egemenlik, ulusun namusudur, onurudur, şerefidir. 7.02.1923, İkdam.
• Ulusların tutsaklığı üzerine kurulmuş kurumlar her tarafta yıkılmaya mahkûmdurlar. 30.08.1924, Dumlupınar’da Konuşma.
• Özgürlüğün de, eşitliğin de, adaletin de dayanak noktası, ulusal egemenliktir. (Atatürkçülük, Atatürk’ün Görüş ve Direktifleri, Birinci Kitap, s.17)
• Bir ülkeyi zorla ele geçirmek ve elde tutmak, o ülkenin sahiplerine egemen olmak için yeterli değildir. (1924, Dumlupınar) (AKDTYK. Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Ankara 1997, Cilt II, s. 184)
• Ulusal egemenliğimizin bir çok küçük parçasını dahi vermeye yeltenenlerin kafalarını koparacağınızdan eminim. (1923, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri c.2, s.71-72
• Ulusal egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar yok olur. Yeni Türkiye Devletinin öz cevheri ulusal egemenliktir. Ulusun kayıtsız ve koşulsuz egemenliğidir. (Arı İnan, Düşünceleriyle Atatürk, Türk Tarih Kurumu, 1999, s.63)
• Cumhuriyet, ulusal egemenlik temeline dayanan halk hükümetidir. (ATATÜRK, Nutuk, AKDTYK. Atatürk Araştırma Merkezi, Yay. Haz. Prof. Dr. Zeynep Korkmaz, Ankara, 2000, s.300)
• Her kişi istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine has politik bir düşünceye sahip olmak, seçtiği bir dinin gereklerini yapmak veya yapmamak hak ve özgürlüğüne sahiptir. Kimsenin düşüncesine ve vicdanına hakim olunamaz.
• Cumhuriyet, düşünce özgürlüğünden yanadır. Samimi ve yasal olmak koşuluyla her düşünceye saygı duyarız. (AKDTYK, Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, , Cilt III, s. 94)
• Düşünceler; zorla, şiddetle, topla ve tüfekle kesinlikle öldürülemez. (İ.Arı, Düşünceleriyle ATATÜRK, AKDTYK., s.324)
• Gerçeği konuşmaktan korkmayınız. (Utkan Kocatürk, Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Ankara, 1999, s.265)
• Bir ulusun kültürü yükseldikçe kişisel özgürlüğün uygulama alanları genişler ve çoğalır. (ÂFETİNAN, A, Medeni Bilgiler ve M.K. Atatürk’ün El Yazıları, AKDTYK., Araştırma Merkezi Yayını, Ankara, 2000, s.550)