*Söylemek ve söylenmek*
Yıllardır söylenip duruyoruz. Kendimiz konuşup kendimiz dinliyoruz.
Hem yerel ölçekte, hem de dünya sahnesinde.
Kendin pişir kendin ye, mantığı biraz da bizimkisi.
Bir kulaktan giriyor, ötekinden çıkıyor söz.
Yel taşıyor, duvara yapıştırıyor fakat deprem gelip yıkıyor. Satan memnun ama alanın umurunda değil.
Politik beklentili ve günü kurtarmak içindir söylenmek.
Gaz vermek ve gaz almak içindir söylenmek.
Kinini kusmak, hıncını almak, rakibi devirme çabasıdır söylenmek.
Peki söylemek nedir?
Önce bir edebiyat terbiyesinden geçeceksin usulünce. Toplumu anlamak ve dinlemek için toplumbilimiyle biraz haşır neşir olacaksın.
Kendini ve evreni tanıma çabasına gireceksin.
Etik ve estetik güzelliği olacak cümlelerinin.
Fen ve teknolojiye yön vermeli nutukların.
Hepsinden önemlisi; mantık öğeleriyle örülmüş felsefi temelleri vardır söylemenin.
Kalıcı ve beyinlerde kabul, gönüllerde iz bırakmak istiyorsa söz, bu aşamalardan geçmeli. Ya da susup, sahibine teslim etmeli.
23.05.2018
Ali Rıza Malkoç
#armozdeyis
(
Söylemek Ve Söylenmek başlıklı yazı
Ali R.MALKOÇ tarafından
23.05.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.