KARANLIKLAR ÇÖKTÜ DOĞANAYA





karanlıklar çöktü,güneş battı
gündüzler yok oldu,rüazgar savurdu
toprak uçuştu,doğanay gitti
türküler bitti,tükendi türküler
doğanaysız dünya güneşe hasret kaldı




gündüzler  sustu,yaz ayı sustu,kış ayı konuştu
güneş kapandı,gece konuştu
hava,rüzgar durdu toprak
iki duvar arasında savurdu gömdü insanı
nedir,nesidir sormadan alıp götürdü





türküler okunmazsa,türküler olmazsa
dert,keder ve insanların acımasızlığı ortaya çıkmaz
bilinmez,öğrenilmez,kalem defterden üstündür
kalem olmazsa defter olunmaz,kitap,şiirler,türküler yazılmaz
doğanay olmazsa türküler okunmaz,dinletilmez
karanlıklar çöktü doğanaya


her acının bir yaşantısı vardır
her türkülerin ayrı bir öyküsü,hikayesi vardır
doğanayın öyküsü,hikayesi
türkülere nefes can verir
doğamanın bedeli ölüm


yaşamanın bedeli insan gibi insan olmak
insan gibi insan topluluğunda dostça,
kardeşçe yaşamaktır
sevmenin yeri ayrı,gönül bağlamanın yeri ayrıdır
yani türkü dinlemek ayrı,doğanayın sesinden


türkü dinlemek ayrıdır
hasret gündüzdür,özlemlik gecedir
gündüzleri hasret çekersin
geceleri yalnız kaldığında özlersin
tıpkı baba seyfi doğanay hasreti özlemi gibi


dert yüktür,acı keder gamdır
ikisininde yükü ağırdır,kara zindandır
insan kendisini kaybeder arar bulur kendisini ama
insan sevdiği insanı ölüm kaybıyla kaybederse 
arayıpta bulamaz,tekrar geriye getiremez


insan bir kere yaşar,bir kere ölür
dünya hali bir yandan  hoştur
bir yandanda boştur,başı boştur
insanoğlu güneşle,toprakla doğar
dünyanın acımasız kurşunuyla ölür


her doğamanın sebebi yaşayarak ölmektir ama
şerefiyle namusuyla ölmek gururdur şandır
YÜCE ALLAH  sevgisini yücetmektir
doğanay gitti,sazın telleri koptu
türkülerin dilleri kesildi,türkülerin dil babası gitti


bizede doğanayada nurlar içerisinde uyuması 
mekanı cennet olur inşallah demek düşer
nasıl güneş olmadığında dünya karanlık oluyorsa
baba seyfi doğanaysız türkülerin dli yoktur,dilsizdir
karanlıklar çöktü doğanaya



ŞAİRİ,YAZARI:SEYFİCİ ZAZA MAHSUN TUĞRUL


26.09.2018
( Karanlıklar Çöktü Doğanaya başlıklı yazı zaza mahsun tarafından 30.09.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu