GİTME OĞUL 


Yaşamak,nefes almak haramdır bana 
İlk dünyaya gözlerini açarken 
Geceleri hep ağlardın 
Mama isterdin gece yarısı kalkıp sana mama yapardım
Bebeğim aç olduğu için ağlıyor 
Mamasını yapıp vereyim oğlum ağlamasın 
Yataktan kalkıp mamanı yapıp verirdim yerdin 
Bebekken uyutmazdın uykusuz kalırdım 
Şimdi ise sensiz gözlerime uyku girmez 
Yusuf kalk bak yağmur yağıyor 
Mezarın toprağın ıslanıyor 
Üşürsün kim ısıtacak seni 
Gitme oğul 




Gözlerimi kapattığımda 
Sanki karşımda ayna varmış gibi 
Sanki sen karşımdamışsın gibi
Karşımda duruyorsun gülüyorsun 
Rüyamda seslendim 
Geldin mi Yusuf'um yaşıyormusun 
Hiç konuşmadın sadece gülüyordun 
Neden evlat konuşmadın annenle 
Senin mezarda yarışın beni deli ediyor 
Sabahlarım sabah olmuyor 
Günler bana haramdır 
Boğazımdan bir lokma ekmek geçmiyor 
Bir dilim ekmek boğazımda düğümlendi 
Oğlumu kurtaramadım 
Elimizden kayıp gitti
Kendi kendime kahroluyorum 
Gitme oğul 



Mezarın da aç mısın Yok musun 
Susuz musun diye düşündüğümde 
Oğlum aç susuzken ben nasıl ekmek yemek yiyeyim
Hiç kimse kimsenin kışından 
Yazından anlamaz bilmez 
Uyansana oğul içim parçalanıyor 
Evlat acısıyla sınama beni
Ben zaten ölü gibiyim
Sensiz nasıl yaşarım 
Yaz aylarımı kışa çevirdin 
Oldu mu şimdi oğul 
Çok erken çekip gitmek 
Yaşmaktan,hayattan elimi kolumu çektim 
Yaşayacak yaşam dalım kırıldı 
Dilim varmıyor yavrum toprak altında demeye 
İki kelimeyi bir araya getirmeye zorlanıyorum 
Kardeşlerin sürekli seni soruyorlar 
Kardeşlerine ne diyecem oğul söyle 
Gitme oğul gitme 





Hastana kapısında kapı çalındı 
Yusuf altınkılıç ailesi burda mı anos ettiler 
Duydum sevindim 
Çünkü kendi kendime oğlum açtı gözlerini 
Uyansı iyleşti dedim 
Sonra duydum ki gördüm ki 
Beyaz kefenle örtülü 
Yoğun bakımdan çıkartırken 
Üzerine örtülü beyaz kefeni kaldırdım 
Baktım ki canım oğlum Yusufummuş 
Dünya başıma yıkıldı 
Gül yüzüne dokunmaya 
Sana  son kez sarılmaya izin vermediler 
Doktor doktor neden oğlumu yaşatamadınız 
Hani oğlumu yaşatacaktınız 
Diyordunuz ya Yusuf bu hastaneden yürüyerek çıkıp gidecek evine diye 
Evine değil oğlumu mezara gönderdiniz 
Hemde cansız gönderdiniz 
Nasıl doktorsunuz doktor 
Beni yavrumdan ayırdınız kopardınız 



Sizinde oğlunuz çoluk çocuğunuz yok mu 
Beni kendi yerinize koyun 
Evlat acısına dayanabilir misiniz 
Daha gençcecik çocuktu
Hayata dair yaşamaya dair
Hayalleri vardı hayallerini yaktınız doktor 
Canımdan can aldınız doktor 
Dokuz ay boyunca hastane köşelerinde oğlumun uyanmasını 
Gözlerini açmasını iyileşmesini bekledim 
Oğlumun taze canından kan ala ala kan bırakmadınız 
Oğlumun vücudunu delik deşik ettiniz 
Bir test yapalım akciğeri kabul ederse iyleşir dediniz 
Tam dokuz ay boyunca sürekli ilik testi yaptınız da ne oldu 
Sonuç olarak oğlumu uyandıramadınız ölüm uykusundan 
Madem iyleştirmeyecektiniz 
Neden oğlumun tatlı canını delik deşik ettiniz 





Acımadan oğlumun vücudunu parçaladınız 
Kan üstüne kan aldınız 
İlik nakli yaptınız deneme tahtası gibi denediniz 
Elimizden gelenini yapıyoruz dediniz 
Madem elinizden gelenini yapıyorsunuz 
Neden oğlumu kurtaramadınız
Gidin mezarlığa bakın 
Oğlumu Kara Toprak ettiniz
Gençliğine doyamadan 
Hayata,yaşamaya doyamadan 
Daha oğlum yirmi iki yaşındaydı 
Gençliğinin baharındaydı 
Nasıl kıydınız evladıma 
Hayatına,yaşantısına güller çiçekler açması gerekirken 
Mezarın da güller çiçekler açtı 
Vicdanız rahat mı şimdi doktor 
Daha oğluma doyamadım 
Kokusuna,sesine,gülüşlerine
Konuşmalarına,tatlı diline doyamadım 
Aklımı başımdan aldınız doktor 
Bir anneye,bir babaya bu acı yaşatılır mı doktor 
Sende anne babasın 
Elini vicdanına koy 
Soruyorum sizlere evlat acısına nasıl katlanacam 
Oğlum Yusuf olmadan nefes alamam 
Doktor doktor acılara esir ettiniz 




Oğul Dünya boştur 
Sadece içinde sahte insanlarla dolu 
Yüreğim boşaldı 
Benim yüreğime çoktan kış geldi 
Seni kaybettiğim an yüreğime gönlüme sineme kış mevsimi geldi 
Üşüyorum evlat gelde ısıt evlat 
Gecelerim gece olmuyor 
Gündüzlerim gündüz olmuyor 
Kalk uyan evlat 
Kış ayı geliyor 
Mezarına beyaz karlar yağacak 
Buz tutacak toprağın üşüyeceksin evlat 
Delirecem evlat kalk uyan 
Aklım fikrim yerinde değil 
Giden gelen seni soruyorlar
Konuşmayı unuttum 
Sınıf arkadaşların hep seni bana soruyorlar 
Ne diyecem arkadaşlarına 
Yusuf öldü mü diyecem 
Oğul daha fazla yüreğimi yakma 
Kurbanın olayım gel 
Kahrımızdan ölüp ölüp diriliyoruz 
Ağlamaktan sızlamaktan 
Gözlerimizin yaşları kurudu
Gitme oğul gitme 




Sevdiğin kıza kavuşacaktın
Sevdiğin kızla evlenip yuva kuracaktın 
Sen bize hep derdin ya 
Kendi işimi kendim kuracam
Okuyacam meslek sahibi olacam 
Kendi işimi kurduktan sonra 
Sevdiğim kızla evlenecem yuva kuracam derdin 
Neden hayallerini yarıda bıraktın 
Sevdiğin kızı sahipsiz bıraktın
Senin kurduğun hayallerin buraya kadar mı evlat 
Bu yalancı dünya imtihan dünyası 
Bizleri evlat acısıyla sınadılar 
Kadere karşıda çıkılmaz 
Kaderimize boyun eğiyoruz 
Allahtan geldik Allaha geri dönüyoruz 
Topraktan geldik tekrardan toprağa gidiyoruz 
Her ölüler gibi biliyoruz ki
Geri gelemezsin evlat 
Dilerim evlat öteki dünyada
Gerçek evinde mekânın cennet olur 
Yattığın yer incitmezsin seni
Mezarın da rahat uyu evlat
İnşallah cennette görüşürüz evlat 



ŞAİRİ, YAZARI: ZEYNEP DURAK ZAZA MAHSUN TUĞRUL 


20.10.2025
( Gitme Oğul başlıklı yazı zaza mahsun tarafından 20.10.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu