Kiloyla değil de sen bana ver gram gram
Veresiye defterine de yaz bakkal emmi
İki yüz elli gram zeytin üç dilim salam
Maaşı alınca öderim söz bakkal emmi
Çok uzaklardan geldim ta Bingöl Yedisu’dan
N’olur beni eli boş gönderme kurban olam
Hanım eve koymaz bu gece nerede kalam
Dışarda hava soğuk buz gibi bakkal emmi
Maaşım bin üç yüz lira beş yüz ev kirası
Bu ay da veremedim elektrik su parası
Yoksulluk çaresizlik bende yürek yarası
Çözebilirsen bu düğümü çöz bakkal emmi
Oturduğum ev ise yıkık bir gece kondu
Çocuklar yazın sıcaktan pişti kışın dondu
Hanım soğuktan hastalandı zaturre oldu
Gel de bizim fakirhaneyi gez bakkal emmi
Daha fazla söyletme deşme benim yaramı
Ver de gideyim tarttığın zeytinle salamı
Merhametli birisin anlarsın garibanı
Ben ölürsem mezarımı sen kaz bakkal emmi
İstanbul’a gidelim diye ne varsa sattık
Taşı toprağı altın diye yollara çıktık
Baba yurdu köyümüzü geride bıraktık
Bunlar bize daha çok az bile bakkal emmi
Köydeki varım beş evlek tarla on da davar
Yaz kış çalışırdım sabahtan akşama kadar
Hasreti’yim bu gemi ya kurtulur ya batar
Fakirin yarasına basma tuz bakkal emmi
Garip
Hasreti (Filat YAZICI)