Hele bir de sevdiysen vay haline vay beyim
Cehennem ateşinden köz almaktır ayrılık
Gördüğün her nesneyi artık Leyla say beyim
Mecnun’lar kürsüsünde söz almaktır ayrılık
Bunca dert tek heceye sığmayacak görürsün
Ruhun artık geceye sığmayacak görürsün
Ve güneş her mevsimde doğmayacak görürsün
Ağustos pazarından güz almaktır ayrılık
Gönlüne ağır gelir bir yorar ki zahmeti
Şaşırırsın İsa’yı, Muhammed’i Ahmed’i
Sonra isyana düşer küstürürsün Rahmeti
İblisin kitabından cüz almaktır ayrılık
Her ne varsa gidenden geriye arda kalan
Bir yağma başlayacak yüreğinde bir talan
’Hayat devam ediyor’ sözü yalan be yalan
Her gün bir umut daha azalmaktır ayrılık
Teselli sayacaksın dilindeki o ahı
Bir zifir ki düştüğün özletecek siyahı
Bekleme gelmez artık ne şafak ne sabahı
Bir amâ umudundan göz almaktır ayrılık
Bazen feryadı düşer sarhoşun narasına
Bazen de pusu atar bir takvim arasına
Derdi Züleyha olan her Yusuf yarasına
Yakub’un gözyaşından tuz almaktır ayrılık.
Faruk ATLI.
10-15-2018