LEYLA ÖZGE BİR CANDIR  


       Gece yarıyı çoktan geçti.  Bu gece dolunay var. Ay  benim uykusuzluğuma ortak     olup, arkadaşlık etmek ister gibi penceremden gitmek bilmedi. Biliyor musun sevgili sen gideli ilk defa yatağımızda yatıyorum. Yastığında kokunu aradım. Ama yıllar kokunu silmiş. Özlemin kor gibi yaktı içimi. Anılar üşüştü başıma yatakta  kalamadım, Kalktım, pencereyi açtım, serin hava  yüzüme çarptı. Dışarı  öyle  sessiz ki , çekirgeler bile susmuş. Akşam üzeri yağmur atıştırmıştı. Buğdayları biçmişler. Anızlar tarlada kar yağmış gibi bembeyaz gözüküyor ay ışığında. Toprak kokusuna samanın kokusu karışmış hoş bir koku oluşmuş. Bulutlar öbek öbek aralarından yıldızlar parlıyor.         

          Sevgili seni  ne zaman düşünsem;.  Diz boyu karda siyah uzun paltonun cebinde ellerin, sakin sakin yürüyüşün geliyor gözümün önüne. Bu görüntü nerden kaldı gözlerimde bilemiyorum. Biz seninle karda da çok geldik buralara.  O zamanlar ne çok kar yağardı. Karda doğa bambaşka gözükürdü, uçsuz bucaksız, sessiz ve büyülü ikimiz bu sonsuzlukta birer noktaydık. Arabamız kardan buralara çıkamazdı, düz yolda bırakır iki kilometre  el ele düşe kalka yürürdük.  Herkes bize kızardı bu karda kışta dağ başında ne yapacaksınız diye kaygılanırlardı. Bizim için o karda yürümek kulübemize gelip sobamızı yakmak, üzerinde cay demlemek ne büyük mutluluktu.      

      Ş imdi ağustos ayındayız. Ama görüntün hep aynı uçsuz bucaksız doğada elleri cebinde, bembeyaz karda sakin  sakin yürüyen siyah paltolu adam. O adamın özlemi sel olup coştu, oda da kalamadım.  Aşağıya inip gaz lambasını yaktım, kahve yaptım biliyor musun hala elektriğimiz yok ?  Küçük pilli radyoyu açtım frekansını çevirirken sanat müziği çalan bir yer buldum.  Çok güzel şarkılar çalıyordu,   o şarkılar beni ağlattı sevgili. Sen gideli ne çok yıl geçti. Bazen özlemin öyle büyüyor ki o zaman sana çok kızıyorum. .Hani beraber yaşlanacaktık. Torunlarımızı burada büyütecektik. Sen onlara doğada yaşamayı hayvanları sevmeyi, ağaç dikmeyi, çiçek yetiştirmeyi öğretecektin. Birlikte meyve toplayacaktık…                                                                            

Ben yaşlandım sevgili. Saclarım bembeyaz oldu, yakın  gözlüğü kullanıyorum.görüntüm bozuldu, eski gücüm yok fakat hala çalışıyorum buralarda. Ağaçlarımızın  güllerimizin kurumaması için elimden geleni yapıyorum. Seninle diktiğimiz ağlarımız, güllerimiz öyle büyüdü ki torunumuza salıncak kuruyorum .  Sahi bir tane torunumuz var henüz. Öyle şirin öyle akıllı ki… Seni anlatıyorum bu kulübeyi yapışımızı ağaçları diktiğimiz her taraf koksun diye güller yasemin hanımelleriyle bahçeye çit yaptığımızı, emekli olunca burada yaşayacağımızı, hayallerimizi, sevgimizi anlatıyorum. Ölümü anlayamıyor. Neden gitti diye soruyor. Bunu yanıt vermek öyle zor ki senin gibi yaşamı seven çalışkan bir sürü hayalleri olan biri niye gider. Buna ancak takdiri ilahi, ecel derler. Ay kocaman  karşı dağların arkasından batmağa başladı. Tan ağarmağa başlar birazdan. Radyo da senin sevdiğin şarkı çalmağa başladı Leyla özge bir candır ,kara gözlü ceylandır.  Kaç gece şöminenin başında kaset çalardan bu şarkıyı dinledik. .Güzel günlerdi şimdi hepsi mazi oldu.

         Düşünüyorum da sevgili iyi burayı almışız bahçe kurmuş  kulübemizi yapmışız. Çocuklar kendi hayatlarını idame telaşında. Bir zamanlar bizim yaşadığımız telaşları yaşıyorlar bana ayıracak vakitleri yok.

  Yıllar üzerimize bir sürü yük bırakıyor. Acımasızca bir şeyler alıp götürüyor,. Güçsüzleşiyorsun, yalnızlaşıyorsun. Hayat sana biraz geri çekil diyor. İşte ben o zaman buraya kaçıyorum. Burada sen varsın, anılarımız, emeklerimiz var.

   Baharda uyanan doğayla birlikte ben de canlanıyorum. gülleri budamak çiçekleri düzenlemek toprağı kabartmak bana iyi geliyor. Burada kaldığımız gecelerde, erkenden kalkar ilk açan gonca gülleri toplar yastığıma bırakırdın .Güzel günlerdi şimdi hepsi mazi oldu . Bir varmış bir yokmuş bir Metin, bir Fatma  varmış,buralar da yaşamışlar, bu bahçeyi, kulübeyi elleriyle yapmışlar diyecekleri günler azalıyor sevgili belki orada buluşur yeni bir bahçe kurarız.     

                                                                                                  Fatma Sarıkaya Ravlı  2018


 


 


           


 


 


( Leyla Özge Bir Candır başlıklı yazı sarıkaya tarafından 30.12.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu