Gelip geçen yolcuda ben aslımı ararım

Kendimi çok yorarım dağıtırım tüm usu

Yürekteki arzuyla hedef iken kararım

Çevremde inandığım yıkarak atar pusu.

 

Önce sorguladığım isim neden verilmiş?

Onunla bağlantılı hakikat mı serilmiş?

Vuslat denen olguyla kime nasıl erilmiş?

Nefis ölüm unutur varmış gibi tapusu.

 

Dediler kulağına okundu yüce ezan

Sorunun cevabını bulamaz inan gezen

Tefekkürle seyret gör arzla ilgili düzen

İnsanın gecelerde çalışır beş duyusu.

 

Daha tenler yok iken çalınmış bizim maya

Derinlerde kaynayıp el kaldırıp semaya

Bazen istek duyarım derdimi anlatmaya

Rüyaların içinde görsem koca Yunus’u.

 

Ahali doğdu diyor küllerden anka kuşu

İnananın yüzünde bir asalet bir huşu

Asker misali bekler birliğe tek yumuşu

Afrika’yı dolaşıp gözle Fas’ı Tunus’u.

 

Tebdili kıyafetle hırkandan dahi tanır

Uzaktaki sesinden herkes suyu var sanır

Kovandaki paslara yaklaşımca tıkanır

Ne olur üzme beni susuz Yusuf kuyusu.

 

19.02.2019

Ahmet Çelik

( Yusuf Kuyusu başlıklı yazı AhmetÇELİK tarafından 15.06.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu