sis perdesi aralanmışken üşümüş ellerimle ben durmuşuz fersude akşamlarda bir martının aç kalmış çığlığına saklamışız kimliğimi çakırkeyf yıllara bakıp unutmuşuz ateşe koşan boncuk boncuk öpüşleri
düşersin aklıma suç düşersin aklımdan sızlarım üzülme uzağımda yüzüme karşı e mi gözler de yorulur ama ağlarım suskunluğu seçtiğim gün sürür ayaklarım yeri kimin umurunda
saatin eli işte gözü oynaşta bak bahanesi çoktur tepeden inme dertlerin her veda kendi şefkatini besler aslında biliyoruz ikimiz de
gitmenin kesif kokusuyla yürünsün yollar yürürsün ardından yine ayrılık çıkar oysa yürümek açmaktır her sabah günderen çiçekleri haklısın yerden göğe kadar
sırça köşklerin yankısıyla dar zamanlar bana gülmüşlüğümün yarısı sana kaldı iyi gelir şu saatten sonra demirden yastık elimden kayıp giden bir dolu deniz ve tuz şişelerde yeni bir renk olmuş küllü gözyaşım tablolarda manzarasız kaldı
( Yade başlıklı yazı NeclaKezbanT tarafından 20.06.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.