Online Üye
Online Ziyaretçi
Avare avare dolaşanlara, boş gezenlere, elinden hiç bir iş gelmeyenlere tembel tenekede derler hemen hemen her toplumda... Bazıları çalışmayı sevmez, sizin benim sevdiğimiz gibi... Girdiği hiç bir işte dikiş tutturamaz... Çoğu zaman da kendince bahaneler bulur. Kimi ücret çok azdı der, çıkar işten. Kimi patronla kafa olarak anlaşamadım der. Kimi zaman yemekler kötüydü der. Bahane üretmek en kolayıdır.
Oysa ki çıraklık ve kalfalık denen kavram çok küçük, erken yaşlarda başlar. Çocuğun yeteneği varsa çok kısa zamanda o meslekte kalfalığa, daha sonrada ustalığa terfi eder... Çalışmayı da seviyor, alın terinin bereketine güveniyorsa, kendide iş güç, dükkan sahibi olur, ailesinin geçimini temin eder...
Tekrar gelelim çalışmayı sevmeyenlere, hep kaytarma düşüncesinde olanlara. O tipler zaman zaman iş yerine, zaman zaman da ustalarına saydırır dururlar... Sonrada çıkarlar işten, kovulmadım ki ''İstifa ettim.'' derler bir de... O tiplere kendi aileleri de, yakın arkadaşları da ''Boş gezenin boş kalfası.'' derler... Tabi bu kalfalığın normal iş hayatında hiç bir kıymeti harbiyesi yoktur, olamazda...
Bir de ukala dırlar bu boş gezenlerin boş kalfaları... Kendi sürterken orada burada, üç kuruşluk aklı ile sana, bana fikir vermeye kalkar. Ülke için projeler üretir, siyasileri yerden yere vurur, eleştirir, şöyle olsa daha iyi olurdu, böyle olsa uçardık kaçardık muhabbetleri yapmaya çalışır... Genelliklede bu kayda değmez sohbetler içkili ortamlarda vuku bulur...
Normalde iş hayatında çalışanlara devletçe sınavlara girdikten sonra, sırayla çıraklık, kalfalık, ustalık belgeleri verilir... Boş gezenlerin boş kalfalarının, ne kalfalık ne de ustalık belgeleri yoktur. Zaten boş gezmek ile usta olunamayacağı için, ustalık belgesi alma ve usta olma şansları da yoktur... Aynı düşünce ile devam ederler ise hep kalfa kalacaklar, ancak bu kalfalık da boş gezen kalfalığı olduğu için, ne kendilerine ne de memlekete en ufak bir faydaları dokunmayacaktır...
İşi gücü olmayan, mesleği olmayan, boş işler ile uğraşmayı seven insanlardan toplum olarak her zaman uzak durmalıyız. Bu tipler toplumsal çalkantılara sebep olan olaylarda ön planda olmayı severler. Terör örgütlerininde çok kolay ağlarına düşerler... Unutmayalım ki her zaman namusu ile dürüst olarak çalışan insanlar evlerine helal rızk götürüp daha mutlu bir şekilde yaşarlar...